BİÇER; “AKP iktidarının amacı üzüm yemek değil, Manisa’mızdaki bağcıyı dövmektir!”

“Manisa’da üzüm üreticisi 2016-2017 sezonunda adeta azap çekip, gazap üzümü yetiştirmiştir.” Şeklindeki sözleri ile iktidarın üreticiyi oldukça olumsuz etkileyen tarım politikalarının olduğunu açık bir şekilde ifade etti.

BİÇER; “4 Ağustos 2016’da; İzmir Ticaret Borsası 2016-2017 rekolte tahminini yaparak rekolteyi 313,134 ton olarak açıkladı.Çekirdeksiz kuru üzümde rekoltenin yüksek olacağı yönünde ortaya atılan bu iddia ve spekülasyonlar ile ve de TARİŞ’in elinde stok bulundurduğu söylentileri ile piyasaya kararsızlık hâkim oldu. olarak yansıyan süreçte üreticilerimizin morali ve motivasyonu bozuldu şevkleri kırıldı.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından somut verilerle yapılması gereken rekolte tahmini yalnızca borsa ve ihracatçı birliklerinin yaptığı tek taraflı açıklamalarla üreticiyi zor duruma sokmuş ve sadece yabancı alıcıya fayda sağlamıştır.

12 Ağustos 2016; Manisa Ticaret Borsasında yapılan ilk ürün töreninde bu uyarıları yaparak yalnızca hayırlı uğurlu olsun diyerek bereket dileyerek değil Tarım Bakanlığının bir an önce konuya el atması gerektiğini ifade ederek uyarılarda bulundum.

22 Ağustos 2016’da; Manisa’da hasat sonrası sergilerde üzüm kurutan üzüm üreticilerimizi ziyaret ederek CHP Bursa Milletvekilimiz Orhan SARIBAL ve CHP Edirne Milletvekilimiz Okan GAYTANCIOĞLU ile birlikte süreç bitmeden üreticimizi korumak gerektiğini dillendirdik.

Bu süreç içinde üzüm üreticilerimiz  her dakikayı çözüm beklentisi içinde geçirdiler Manisa’da büyük bir üretici yürüyüşü, oturma eylemi şeklinde protesto eylemlerine hazırlandılar.

Ziraat Mühendisleri Odası Önderliğinde 6 Eylül 2016’da Alaşehir’de Ziraat Odası Başkanları ve üzüm Üreticileri ile bir toplantı planı yapıldı. Üretici birlikleri ve oda başkanlarının bir araya gelerek belki de isyan bayrağını açacağı endişesini taşıyan Tarım Bakanlığı apar topar bu toplantıyı engelleyip Manisa AKP Milletvekilleri ile 5 Eylül’de Ankara’da bir toplantı yaptı. Bu toplantının ardından hem Bakan Hem Başbakan açıklamalar yaparak müjde verdiler ve devletin piyasadan üzüm satın alacağını ve sorunun çözüleceğini söylediler.

Sonuç olarak dağ fare doğurdu! Putin ile yapılan anlaşmada üzüm yok!!

Üreticiler ve Ziraat Odası Başkanları adeta kandırıldılar. Araya uzun bir bayram tatili girdi. Tatil sonrasında; Tarım Kredi Kooperatifi göstermelik üzüm alışına başladı. 300 bin ton kuru üzüm rekoltesi olan bir coğrafyada bu gün itibarı ile 700 ton üzüm alınmıştır.

İşin garip tarafı Tarım Kredi Kooperatifi yalnızca 9 ve 10 numara yüksek kalite üzüm alıyor.

Ancak Manisa ovasındaki yaşanan şiddetli yağışlar ve don olayları neticesinde üzümler en fazla 8,5 numaradır.

Bağa bak üzüm olsun yemeye yüzün olsun demişler. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı üzüm üreticisinin yüzüne nasıl bakacak?

 Bin bir emekle yetiştirdiği bağlarını köklemek zorunda kalan üzüm üreticilerimizin seslerine kulak vermek zorundayız!

Geçen yıl 5 TL 30 kuruş olan üzüm fiyatı bu yıl 3 TL 20 kuruşa gerilemiştir. Oysaki kuru üzüm üreticisinin kilogram maliyeti 3 TL’dir.

Hükümet olarak TARİŞ’e destek vererek üzüm aldırması ve üreticiyi desteklemesi gereken AKP iktidarı TARİŞ’i tamamen devre dışı bırakacak, tasfiye ettirip gayrimenkullerinin birilerine peşkeş çekilmesine göz yumacak girişimlere başlamıştır.

Çiftçimiz daha fazla ne kadar mağdur edilebilir bunun için mi uğraşılıyor?

Köylü milletin efendisidir! Diyerek bizler üreticimizin, çiftçimizin her zaman yanında olacağız!

Dünyada kuru üzüm piyasasındaki rekabet savaşını kendi üreticisinin üzerinden yapan, bin bir emek verilerek yetiştirilen ürünleri üreticinin elinden en ucuz nasıl kapatırım diyerek hareket eden zihniyetle, üreticimiz için bizim çiftçimiz için sonuna kadar mücadele edeceğiz!”

Şeklindeki ifadeleri ile hükümetin tarım konusundaki yanlış politikalarına vurgu yaptı.

Cumhuriyet Halk Partisi Edirne Milletvekili ve CHP Tarım Politikalarından sorumlu genel başkan danışmanı olarak görevini yürüten Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu ise iktidarın tarım ürünlerindeki fiyatın düşüşünü durduramadığını, Türkiye'de 50 bin ailenin üzüm üreticisi olduğunu belirterek, "AKP artık hiçbir tarım ürününde bir politika ortaya koyamıyor.” İfadesini  kullanarak BİÇER’e destek verdi.

Ayrıca CHP’li vekiller Putin ile yapılan anlaşmada üzümün hala yasaklı ürünler listesinde olduğunu da ifade ederken, ticaret hacminde ciddi bir gelir ürünü olan üzümün yer almamasının sebebinin açıklanması gerektiğini de ifade ettiler.