Alçak Ülke

Hollanda’nın sözcük anlamı alçak ülkedir. Felemenk dilinde ya da Dutch dilindeki, ya da hangi dildeyse, Türkçe karşılığı budur. “Ho-Land” ya da “Neder-Land” denir. Böyle denmesinin sebebi Hollanda topraklarının bir bölümü deniz seviyesinin altında olmasıdır. Hollanda devleti deniz taşkınlarını önleyebilmek için birçok tedbirler almıştır. Hollanda ile yaşanan kriz sonrası birden bu aklıma geliverdi, kimse bundan başka bir anlam çıkarmasın.


Elbette ki; her Türk vatandaşı gibi Hollanda’nın bakanlarımıza ve oradaki yurttaşlarımıza reva gördükleri muamele bence de kabul edilebilir, mazur görülebilir değildir. Zaten muhalefet liderlerinin de beyanları bu yöndedir. Türk milleti her milli hadisede yekvücut olmasını bilen bir millettir ve tepkisini göstermesi de son derece doğaldır. Hollanda’nın bu tavrını esefle kınıyorum.  Ancak sonrasında iktidar sözcülerinin beyanları, bu hadiseden mağduriyet çıkarıp siyasi malzeme yapmaya kalkışmaları kafaları karıştırmaktadır.



Başbakanlığı ve Genel Başkanlığı döneminde Tansu Çiller’in üç tane ithal malı siyasi danışmanı vardı. Ben üçünü de sevmezdim, fikirlerimiz de hiç uyuşmazdı. Alenen eleştirmekten de geri durmazdım. Zira demokrasi anlayışım, siyasi terbiyem ve duruşum hep başı dik olmayı, doğru bildiğimden şaşmamayı gerektirirdi. Nitekim zaman beni haklı çıkardı Çiller’i ve DYP’yi ilk satanlar bunlar oldu. Biri CHP’den milletvekili adayı oldu, bir diğeri AKP’ye yamandı şimdi FETÖ’cülükten hapiste. Üçüncüsü ise en kıvrak olanıydı ve o şimdi AKP milletvekili, üstelik darbeleri araştırma komisyonu üyesi olarak da görev üstlendi.



Milletvekili olmadan önce çalıştığı gazetedeki köşesinde AKP’yi demokrasi havarisi olarak göklere çıkarıyor, Demokrat Partinin yerine koymaya çabalıyordu. Sayın milletvekili muhtelif tarihlerde yazdığı yazılarda bakın FETÖ lideri Gülen için neler söylüyordu: “   Vicdani sorumluluğumun gereği olarak belirtmem gerekir ki, Fethullah Gülen Hocaefendi belki de son 1000 yılın en büyük Türk büyüklerinden birisidir.” “Bu büyük insanı kendi ülkesinden çekip gitmeye zorladık, 70 milyonun utanç duyacağı bir durumdur bu.” “Fettullah Gülen Evrensel Türk Renösansı'nı başlatan bir Türk mucizesidir”. Daha fazlası da var arzu edenler gazete arşivlerine bakabilirler. Aynı kişi Aydın Menderes’e olan yakınlığını fırsat bilerek onu DYP’den kopararak AKP’ye yamamaya da kalkışmış ancak muvaffak olamamıştır. Ne yazık ki merhum Menderes biraz da bu kişinin telkinleriyle 2010 referandumunda evet çağrısı yapmıştır. Ancak ölümünden önce kendisini son ziyaretimizde, merhum Menderes bundan duyduğu pişmanlığı dile getirmiş, “biz vesayet kaldırıyoruz diye destek verdik, ancak bugün başka bir vesayetle karşı karşıyayız” demişti.



Hollanda’daki kriz patlak verdiğinde sayın milletvekili A Haber kanalında canlı yayındaydı. Orada söylediği sözleri virgülüne dokunmadan aktarıyorum. "Bu Almanlara Hollandalılara kızmayalım, belki azıcık teşekkür de etmemiz gerekiyor. Bizim evet oylarına en az iki puan katkı yaptılar böylece. Buna emin olabilirsiniz. Bir eski emekli siyasi danışman ve araştırmacı olarak size katiyetle söyleyebilirim ki hem Avrupa'daki vatandaşlarımızın oylarında belirli hatırı sayılır bir artışa sebep olacak hem de asıl Türkiye'nin içerisinde hem kararsız hem de hatta bir miktar hayırcı seçmenin çok ciddi şekilde etkilenmesine yol olacak bu olaylar.”



Bu ve bunun gibi daha nice iktidar sözcülerinin beyanları karşısında bu krizin mağduriyet yaratmak amacıyla bilerek ve isteyerek çıkarıldığı ve tırmandırıldığı izlenimi doğuyor ister istemez. Geçen hafta Almanya olayı üzerine Manisa Olay Gazetesinde de yazdım. AKP seçim kanununda kendi yaptığı değişiklikle Yurt dışında ve dış temsilciliklerimizde propaganda yapılmasını kendi yasakladı. Yani bile bile lades deniliyor. Avrupa’daki Türk dostlarımızdan aldığımız haberlerde Hollanda yetkililerinin toplantıların önümüzdeki Çarşamba günü yapılacak seçimlerden sonrasına bırakılmasının teklif edildiği bilgileri var. Buna rağmen bu ısrar niyedir? 



Hollanda’yı milletçe kınıyoruz ama bu krizin doğmasına sebep olanları ve bu krizden siyasi rant elde etmeye çalışanları da unutmuyoruz. 



Değer miydi oy kaygısıyla böyle bir kriz yaratmaya? Hollanda ABD ve Almanya’dan sonra ülkemizde en fazla yatırımı olan ülkedir. 2262 Hollanda firması Türkiye’de faaliyet gösteriyor, en büyüğü PHILIPS 1934 yılından beri ülkemizde. Ülkemizdeki 40 milyona yakın hanede en az bir PHILIPS ürünü var, kiminde radyo, televizyon, tıraş makinası, epilasyon cihazı kiminde küçük ev aletleri. İthalatımız 3 Milyar, ihracatımız 3,5 milyar dolar ve dış ticaret fazlamız olan tek ülke, toplam ihracatımızın da %2,5’i. Her yıl bir milyona yakın turist gelir Hollanda’dan. Geçen hafta Berlin Turizm fuarı vardı, yeni tur bağlantıları olmadığı gibi %60 dolayında rezervasyon iptalleri var. Yani bu yıl yine sahillerimiz boş kalacak, esnafımız gene kan ağlayacak. Allah hakkımızda hayırlısını versin. 



Bu vesile ile tüm hekim dostlarımızın ve sağlık çalışanlarımızın tıp bayramını kutlarım.

Kalın sağlıcakla… 



Naci Akın
 
YORUM EKLE
YORUMLAR
Halil karataş
Halil karataş - 7 yıl Önce

Oralarında huzurunu bozdular saltanat aşkı böyle bir şey demekki