Demirci'de AK Parti'nin yerel seçimler öncesinde , diğer partilerden önce sahaya inmesi, siyasi kulisleri, sokakları hareketlendirirken, birilerinin de "kaybetme" düşüncesine kapılıp, uykularını kaçırdığı anlaşılıyor.
Ankara'dan gelen külliyede görevli hemşerimiz Erkan Kara ve ticaret erbabı hemşerimiz Ramazan Sarıca'nın aday adaylığı müracaatlarının ardından ilçede temayül yoklaması öncesi yaptığı ziyaretler ve kendilerini tanıtmak için gösterdikleri performanslar da ilçede yaşayan herkesin yakın plan takip ettiği durumlar oldu.
Saha çalışmalarında Erkan Kara partili partisiz herkesin dikkatle izlediği isim olurken, Kara'nın mizacı ve herkesi kucaklama ve hatta Demirci'de uzun süredir ayrıştırılmış, ötekileştirilmiş hissi yaşayanların bile kendisine cazibe ve hatta ümitle baktığı isim olduğu gözlemlerimiz arasında yer tutuyor.
Ramazan Sarıca, böyle bir süreçte temayül öncesinde bile profesyonel bir kadro ile sahadaydı. Kurmay bir kafa ile ticarette adeta nasıl başarılı olduğunu kanıtlayan Sarıca'nın yine siyasi hayatının daha bu ilk adımlarında da yine aynı tavırla sahada yer alması dikkatlerden kaçmadı. Sarıca'nın 2023 yılı gerçeğindeki dünyanın iletişimle ilgili tüm unsurları kullanması yanı sıra , etrafındaki teknik desteği veren, tanıtım ve reklam işini bilen birilerinin olduğu da sosyal medyada yapılan paylaşımlardan rahatlıkla gözlenebildi.
Sarıca daha ilk dakika da şu mesajı bence verdi " Ben işi ehline verir, işi yapar, süreci yönetir ve ortaya çıkanı konuşurum"
Temayül öncesinde aday adayları için toplantı düzenlendi, AK Parti tüzüğü gereği seçilmiş belediye başkanları müracaat etmiyorlar.
AK Parti'de bir önceki Demirci ilçe başkanı Mehmet Acar'ın aday olabilmek için ilçe başkanlığından istifa etmesiyle Demirci Belediye Başkan Aday adayı olduğu ortaya çıktıktan sonra bu konuda ismi ilk telafuz edilen insan oldu.
Mehmet Acar, teşkilatçı yapısıyla kendine has yöntemlerle tabanına ulaşma çalışmalarının içinde oldu.
Geçtiğimiz Cuma akşamı AK Parti ilçe teşkilatı belediye başkan aday adaylarını tanıtmak ve onlara partililere hitap etmek için bir olanak sağlayarak, Gençlik Merkezi'nde toplantı düzenledi. Aday adayları dillerinin döndüğünce kendilerini anlattılar, bu toplantıya başkan Selçuk katılmadı.
Başkan Selçuk ertesi akşam yani temayül yoklamasına saatler kala Demirci Belediyesinin imkanlarını da kullanarak SMS ile ulaşıp Cumartesi gecesi Gençlik Merkezi konferans salonunda " ilçeye yapılan ve yapılacak yatırımlarla ilgili konuşacak" mealli telefonlara atılan mesajla kendi kafasına göre oluşturulmuş bir haziruna konuştu.
Daha bu ilk adımda bile başkan Selçuk, Demirci Belediyesinin tüm imkanlarını personelini bile kendi adına kullanmaktan geri durmadı. Demirci Belediyesinin kurumsal sosyal medya hesabından bu kendi adına yaptığı "Siyasi Selçuk" faaliyetini bile etik olmadığı halde adeta milletin gözüne soka soka canlı olarak yayınlattı.
SELAMİ SELÇUK KAZANMAK İÇİN HERŞEYİ MÜBAH SAYAN YAPISINI HİÇ DEĞİŞTİRMEDİ
Başkan Selçuk, kendine münhasır düzenlenen toplantıda genel bir tarif yapacak olursak "açtı ağzını, yumdu gözünü"...
Ancak adrenalin dengesi ve hatta şekerinin bile yüksek olduğunu düşündüğümüz bir tavırda konuşan Selçuk'un bitmişlik, tükenmişlik sendromu olarak gözlemlediğimiz hallerinin yanı sıra, kırdığı potlar ve hatta etik anlamda ilçenin huzur dengesini bile bozacak iddialarının aklı selim bir siyasetçi yapısı olmadığı, rahatlıkla görülüyordu.
Ankara'dan gelen aday adaylarına kafayı taktığı her cümlesinde, her sözünde belli olan Selçuk, onları kendi dağarcığındaki kıt cümlelerle itibarsızlaştırmak için elinden gelen gayreti gösterdi.
Ankara'dan belediye başkanı olmak niyetiyle gelen, ilçesine hizmet etme düşüncesiyle hareket edenlere verdi veriştirdi. "İşi gücü Ankara'da, burada ne işleri var, hem burda ben varken onlara ne oluyor" der gibi anlaşılan tavrı ile şaşırttı.
Türkiye'deki mevcut anayasa gereği herkesin bu ülke sınırları içinde siyaset yapma ve kendini ifade etme özgürlüğü olduğunu unutan, işine gelmediği zamanlarda da bu tür olguları yıllardır yok sayan Selami Selçuk, yine bildiğimiz Selami Selçuk olarak görüntü vermeyi sürdürdü.
Salonda bulunan eski ilçe başkanlarını da adeta onaylama merkezi gibi resmen noter yapan Selçuk, Mehmet Acar'ı eleştirirken ise "öyle değil mi Mehmet Ali" sözleriyle hafızalara kazındı.
Toplantının ana teması içinde Ankara'da Cumhurbaşkanlığı külliyesinde görevli Erkan Kara ve yine Ankara'dan gelen iş adamı Ramazan Sarıca'yı diline doladı.
Mehmet Acar başkanı uyumsuzluk ve iç huzuru bozan, partinin geçimsiz çocuğu ilan eden Selçuk, eski ilçe başkanlarından salonda bulunanlara da bunu teyid ettirmek için sahne önüne kadar gelirken, salim kafayı yitirdiğini hissettirecek kadar öne çıkarak neredeyse sahneden düşecek gibi oldu.
15 yıl Demirci'ye hizmet eden eski belediye Başkanı Mehmet Babayiğit'e bile bu seçim kendisine rakip olanlarla olan yakınlıkları için dil uzatan Selçuk, kaybetme baskısını üzerinde hissettiğini, bir dönem dava arkadaşı olan ülkücü kökenli ve BBP'de bile yolları kesişen, Demirci Akıncılar Derneği Başkanı emekli eğitimci Hüseyin Kıncı'yı kast ettiği "akıncı beyi" ifadesi ve ilçenin her seçim döneminde belediye başkan adayları arasında ismi hep telafuz edilen, bugüne kadar tek bir yanlışı duyulmayan, bilinmeyen, herkesin sevip saydığı Eczacı Mustafa Gül'e bile alaycı lakap takıp sözlü saldırması dinleyenleri bile şaşırttı. AK Partili olmayan herkes Selçuk'a göre adam değil yani.....
ŞİMDİ GELELİM GERÇEKLERE.....
Başkan Selçuk, bizimde bu ilçede yaşadığımızı unutuyor. Yaşanılan her gelişmeden herkesin herşeyi bildiğini de sanırım kalp sağlığı sorunu nedeniyle aldığı ilaçların etkisiyle çabuk unutuveriyor.
Kendisinin söylediklerini her defasında açık düşürecek gerçekleri dillendirdiğimizi bildiği halde, tehlikeye düşen koltuğu ve hatta bir daha aday yapılmayacağı Manisa ve Partisinin Genel Merkezlerinde konuşulduğu kulis bilgilerinin bize ulaştığını sanırım hesaba katmıyor. En çok atladığı da Demirci halkı artık onu istemiyor, kulağımıza gelen anket sonuçları Selçuk için hiç içaçıcı değil...
ÖYLEYSE GERÇEKLERİ YAZMAYA BAŞLAYALIM....
İlk sözümüz AK Parti Demirci'de henüz sandıktan çıkmadan atamayla gelen ilçe başkanı Nurullah Akgün'e....
Aday adayları için yaptığınız tanıtım toplantısına katılmayan Selçuk için bir takvim ayarlaması yaptınız mı?
Cuma akşamı diğer aday adaylarına bu imkanı sunarken, bir gece sonra da Selami Selçuk'a kendine has toplantı yapmak için zaman aralığını bilerek mi bıraktınız?
Başkan Selçuk böyle zamanlamaları iyi bilir, siz de onun katkılarıyla bugün henüz seçilmeden bu ünvanı taşıyorsunuz.. Onun tavsiyeleri ile başkan olduğunuz için veya şu ana kadar Selçuk'un uydusu gibi bir görüntü verdiğiniz için bunu yaparken, seçim döneminde karşılaşabileceğiniz kötü ihtimalleri sizde mi unuttunuz?
Diyelim ki bu aday adaylarından biri aday oldu. Siz seçime girecek ilçe başkanısınız, bu adaylara o gece verip veriştiren Selçuk'a meydan açan biri olarak, seçim sürecinde bu başkan adayıyla nasıl çalışacaksınız?... Böyle bir durumda partiyi birleştirici unsur olması gereken siz, başkan olarak nasıl bu aday adaylarının ve memleket değerlerinin linç edildiği Selçuk'un bana göre son barutunu da attığı bu siyasete veda gecesine nasıl müsaade edersiniz?
O gün haksızca sadece memleketine hizmet için gelmiş, anayasal hakkını kullanarak aday adayı olan insanları tefe koyup yerden yere vuran Selçuk'a bu arenayı açtığınız için bu insanların yüzüne seçimlerde nasıl bakacaksınız?..
Diyelim ki bu insanlardan biri belediye başkanı oldu, o zaman o koltukta zor oturursunuz, işte o zaman Yukarı Kıran da caminin önünde kendinize bir plastik sandalye ayırınız... Yazın orası güzel eser, bol bol serinlersiniz....
ESKİ İLÇE BAŞKANLARINA TEYİT! BAŞKANLAR NOTER OLDU
Başkan Selçuk, Ankara'dan gelen aday adaylarına verip veriştirirken, şöyle bir ifade kullandı. "Demircili olup burada yaşamayanlar bu memlekete hizmet edemezler" Arada bir salonda bulunan eski başkanlardan Selami Kemer'e hitap ederek " Sayın Kemer", yine salonda bulunan dönemin ilçe milli eğitim şube müdürü ve Demirci'den zorla tayini yapılan, yaramazlık iddiaları nedeniyle gönderilen, AK Partinin emekli olduktan sonra başkan yaptığı Ertuğrul Uyar'ı kast eden " öyle değil mi hocam" ifadeleriyle başkanları dediklerinin şahidiymiş gibi gösterip iki lafının arasında bu ifadelerle onları noter gibi tastik merkezi olarak kullandı. Özellikle eski başkan Mehmet Acar'ı eleştirirken bu başkanların onayına sık sık başvurdu.
Şimdi soruyorum............. Sayın Selçuk, bu ülkede herkesin her coğrafyada her ilde, ilçede , köyde siyaset yapma hakkı vardır. Bu Demirci'de siyaset yapmak için Demircili olmak şarttır gibi ayakları yere basmayan bir tarifi doğruymuş gibi dikte ediyorsunuz ya... "Yahu ilçe başkanlığında senden sonra memlekette adam yok muydu da Muğla'dan, Gördes'ten adamlar niye geldiler?, Demirci'de Ak Parti'ye nasıl başkan olabildiler öyleyse" diye adama sorarlar....
Ayrıca partinin yaramaz çocuğu ve henüz belediye başkanı olacak evsafta değil gibi benzetmeler yaptığın Mehmet Acar ile AK Parti Demirci'de başarı çizgisini yükseltmedi mi?...
Adamlar yalan söyler, rakamlar söylemez ki... Ayrıca AK Parti'de Acar dönemi enişte, kayınço aile partisi geleneğinin kırıldığı noktadır. Biz de bu ilçede yaşıyoruz..Hayırdır...Amerika'yı yeniden keşfetmiş gibi edalarla, tafralarla konuşma yani öyle.....Hem bu senin salonda Acar'ı yerip, eleştirdiğin yerlerde öyle değil mi dediğin başkanların, başkanlıklarının nasıl bittiğini bu milletin hafızasını yok sayıp, onları noter gibi niye kullandın ki?...Bu arkadaşlar ilçe başkanlıklarından niye gittiler?..Kimisi adliyelerden çıkan "tefeci" kararları, kimisi işe başlayanlardan topladığı para iddiaları arasında bırakmadı mı? Diğer başkanlar niye gittiler, seçim kaybettiler seçim...Yani normal yollardan gelmişler gitmişler, parti içi saygınlıklarını hala koruyan insanlar gibi bu başkanları "şıracının şahidi bozacı" misali kullanmanda sırıttı yani haberin olsun...
Mehmet Acar sandıkla geldi, parti kuralları ve siyasetin etik kuralları içinde de "ben ilçe başkanı olarak hizmet ettim, belediye başkanlığı yapmak ve siyasete bu kulvarda devam etmek istiyorum" diyerek, son seçimde de yine seçimde, seçim kazanan 1. partinin ilçe başkanı olarak, ilçe başkanlığından istifa ederek ayrıldı...Yani senin Acar'la ilgili eleştirilerini tastik ettirdiğin ilçe başkanları görevi bırakırlarken Acar'ın yaşadığı veya yaşattığı gibi herkesin saygı gösterdiği bir süreç ve son yaşamadılar ki.....
Mehmet Acar demek ki doğru işler yapmış, bu yukarıdaki özellikleriyle bilinenlere de danışmadıysa iyi yapmış demek ki, çünkü adamlar ortada, çünkü rakamlar da ortada... Bak sende rakamlara, adamlara bakarsan böyle ekarte olursun..... Acar kirli işlerle anılanlardan, yargılananlardan, kaybedenlerden uzak durduğu için yüzde 72 oy oranı ile kazanan başkan oldu. Yalan mı?
GELELİM BABAYİĞİT'E
Mehmet Babayiğit bu ilçede belediye başkanlığı yaptıktan sonra hala ilçede yaşamaya devam edebilen tek belediye başkanı evvela bunun altını bir çizelim....
Öteki başkanlar neredeler? Ki sen de Bursa'ya gidersin yakın zamanda sanırım...
Babayiğit memleketi Demirci için kendini vakfetmiş bir adam..Ya aday olabilmek için keşke bari onun adını anmasaydın... Babayiğit herkesle iyi bir adam... Elinden geldiğince herkese yardımcı olan, siyasi tecrübelerini paylaşmaktan geri durmayan bir adam....
Haksızlık ettin, vefasızlık ettin o akşam aynısını tarif ettiğin, o el hareketinin alasını seçimden sonra sana da yapacağından öyle eminim ki?
Ama bak unutma... Orman davasında adliyeye burnunu kaptırdın yırtmak için debelendiğin süreçte kapısına gidip, Ankara'ya Orman Bakanı Pakdemirli'nin yanına giderken onun babasıyla olan hukukundan bile yararlanmak için Babayiğit'in ofisini yol yaptığını bilmiyoruz zannetme ?
Onu Ankara'ya götürüp, milletvekilleriyle birlikte Cumhurbaşkanını kandırma komisyonuna üye etmek istediğini bilmiyoruz mu sanıyorsun..Bilmeyenler de şimdi beni okuyunca öğrendiler ne oldu, he ?...
Cumhurbaşkanı bizzat kendisi senin orman işgalin önüne gittiğinde ivedilikle ilgilenilmesi diye imza attı. Ama Pakdemirli'yi vekillerle birlikte gidip o kaçak yaptığın alanı orman arazisinden çıkarttırmaya yarayan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı bile kendinle çeliştiren o imzayı attırdın ya... Bunu da buraya bırakayım, benden laf çıkmaz.. Belki AK Parti genel merkezi aday taraması yaparken buradan okur.... Belli mi olur belki birileri de whatsapptan bu yazının linkini birilerine gönderiverir, bu da açığa çıkar... Gerçeklerin bir gün ortaya çıkma gibi bir huyu vardır biliyorsun değil mi?
Pakdemirli geldiğinde seçim öncesinde aynı masanın etrafında verdiğiniz pozu da çabuk unutmuşsun... O fotoğraf için Babayiğit'in kimlerden neler işittiğini biliyor musun?
Kaplıca orman işinde kapısına gidip aman dilediğinde, oranın imar planı olduğunu sana öğreten de Babayiğit ne çabuk unuttun?
Kaçak işlerin kaçak icraatların başkanısın Sayın Selçuk, Babayiğit kaçak güreşeni sevmez söyleyeyim de, emin ol yerinden kıpırdasın, senin ayakkabı bağcıklarını da birbirlerine bağlar, farkına bile varamazsın bak söyleyeyim.. Ha şunu da söyleyim, hafızası senin gibi değildir, hiç unutmaz cepte dursun, kafan yere tak edince anlarsın....
GELELİM AKINCI BEYİ VE ECZACI MUSTAFA'YA
O akşam Hüseyin Kıncı hoca ile Eczacı Mustafa Gül'e de sarktın... Kabahatleri de Erkan Kara ile olan dostlukları...Ne o niye kızdın bu kadar.... İnsanlar Demirci'ye hizmet etmek istediğinde kimle gezeyim diye sana mı soracaklar... Senin gezdiklerin belli...O yanında gezen şövalyeleri ve beyzadeleri çık da bir halka sor bakalım, onlar için bu millet ne diyecek, bu Akıncı beyi diye güya lakap taktığın Hüseyin Kıncı Hocaya, eczacı Mustafa'ya ne diyecekler bir dinle istersen...
Yahu sana bayrama giderken takım elbise giymeyi ben öğrettim.. Eline Türk bayrağı alınca nasıl tutulur bunu da ben öğrettim... Sen Akıncılar koşusuna gittiğinde Şirinyer'de memleketi yerin dibine batırırken Kıncı hoca senin arkanı topluyordu..TV'ye canlı yayına çıkacakken gene takım elbise giymeyi unuttuğundan altı Şişhane , üstü Tophane bir kıyafetle çıkma diye şoförünün ceketini sırtına giyip kameralara giderken, sen pişkin pişkin sırıtırken, hem havadan hem yaşattıklarından yüzü gözü ter basan utanan tek adam Kıncı hoca idi..
Niye insanlara haksızlık ediyorsun?
Eczacı Mustafa memlekette kendine müstehak bir entellektüel adam..Yanlışını duyan bilen yok bugüne kadar...
Kantara çıksan kilo da belki geçersin ama adamlıkta asla ama asla eczacı Mustafa'yı geçemezsin unutma...
Erkan Kara bu çocuğun donanımından şüphemiz yok..Külliyedeki polis diye ona da lakap taktın aşk olsun valla Selami Başkan...
Erkan Kara'nın doğum yeri Demirci yazdıktan sonra kim kapısına gitse geri çevirmediğini, kim arasa cevap verdiğini ve işini gördüğünü bilmeyen yok, bunu sen şimdi benden mi duyuyorsun yoksa...
Erkan Kara'nın pozisyonunu niye küçümsüyorsun... Adam başkan olsa devletin merkezinde duruyor, yasayı bilir, kanunu bilir, hukuku bilir..Bildiğim bir şey daha var, başkan olsa eminim senden belediyeyi devralmadan önce Mülkiye müfettişini, Sayıştay müfettişini çağırır, ortalığı ağartır...
Karanlık işlerin arkasına saklanmayacak bir insan Erkan Kara, 15 Temmuz'da Demirci'de olsa ne olur, olmasa ne olur... Adam senin gibi günü birlik siyaset yapmadı ki, reise sadık, görevinin başında... Senin ikramlı, çörekli sütlaçlı piknik gibi yaptığın Demirci'deki demokrasi nöbetlerinde kimlerle yol yürüdüğünü, kimlerin kürsüye çıkıp böğürdüğünü, ertesi günü de FETÖ'den gözaltına alınıp tutuklandığını da yine ben bilirim... Onun için 15 Temmuz'dan sonra devlete sahip çıkan yapımla gece yarılarına kadar adliyenin önünü bekleyen bir gazeteci olarak bunları not alan benim...Sahi bu süreçte senin yanındakiler neredeydi, hangi delikte saklanıyorlardı...
Öylesine ağır zararlar verdi ki hem ülkenin, hem Demirci'nin insanlarına bu süreç... İlçe başkanı olduğunda da belediye başkanı olduğunda da Türk toplumunun DNA'larıyla oynanan sosyolojik bir virüs ile çürüyor zihinler.
Yazdık, çizdik, hep cami kılıf ilişkisiyle sıyırdın...
Yargılanmaya başladın, ipte gezen cambaz gibi elindeki denge çitasını bile düşürdün, devreye siyasetin katakülleli adamlarını soktun sıyrıldın..
Demirci'de sen tarihe tüm dönemlerin en kötü belediye başkanı olarak geçtin... Senden bize neler kaldı biliyor musun?
Bal tutan parmağını yalar" hırsızlığı mübah gösterdik..
Devletin malı deniz, yemeyen keriz" devleti soymayı mübah gösterdik..
Yemeyenin malını yerler" dolandırıcılığı mübah gösterdik..
At binenin,kılıç kuşananın gaspçılığı mübah gösterdik..
Kol kırılır, yen içinde kalır" kendi yakınımızdaki hırsızların hırsızlıklarını mübah gördük..
Söz gümüş ise sükut altındır" ortamı yalancıya bırakmayı mübah gösterdik..
Komşuda pişer bize de düşer hazırcılığı mübah gösterdik..
Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez menfaatçiliği mübah gösterdik..
Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar" yalan söylemeyi mübah gösterdik
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" bencilliği mübah gösterdik..
Üzümünü ye bağını sorma" haramı mübah gösterdik.
Köprüden geçene kadar ayıya dayı de, kurnazlığı, takiyyeyi mübah gösterdik..
Biz senden bunları öğrendik.. Yaşattıkların kadar kaybettirdiklerinin hesabını tutan bulunur Selami Başkan... Tüm bunları aşacak zaman dilimini elbet gerçek adalet rüzgarı estiğinde yaşayacağız...Tarih seni de yazacak göreceğiz...
Aklımızla dalga geçmekten vazgeç....
Artık son görüldü, ortalığa, insanlara sarmaktan da vazgeç...
Telefonunda navigasyon uygulaması vardır umarım, lazım olacak süreç ve sonuç sana bu yolları bile unutturacak, şimdiden telefonuna kur, çünkü çok lazım olacak....
Ata Demirer seyret gevşe biraz, süreç seni çok germiş, öfke kontrolünü kaybediyorsun..Ağzından çıkanı bilmiyorsun sonra da Haluk Şenyurt'a seçimde yaptığın hakaretten ceza yediğin gibi, bu defa da ceza alacaksın diye endişeleniyorum, maazallah dikkat et, bu cezanın süresi bitmedi daha infazını yakacaksın başkan....Dediğim gibi Ata Demirer'in son filmi çok beğenildi. İnsanın ruhunu okşuyor, bu filmi seyrederek kendini terapi et..
Ya az kalsın ismini unutuyordum....Dur yazayım sana yakın filmin adı " Bursa Bülbülü"
30 Kasım 2023
Mustafa Temiz