Başkan Selçuk'la Hasbihal

Belediye meclisleri aylık toplantılarının dışında bir yıl içinde Belediye Başkanlarının yetkisi dahilinde yılda 3 kez olağanüstü toplantıya çağrılabiliyor.

Yasa bu yetkiyi ve selahiyeti başkanlara vermiş. Henüz 10. ayda olmamıza ve yılın bitmesine 2 ay kala bile, Demirci Belediye Başkanı Selami Selçuk bu hakkını tamamlamış durumda, yani 2020 yılı içinde geçtiğimiz hafta 3. kez meclisi olağanüstü toplantıya çağırarak son hakkını da kullanmış oldu.

Bu ay meclis ilk olağan toplantının 1. oturumunda gündemdeki konuları komisyonlara havale ediyor, aynı toplantının 2. oturumu ayın 9'unda yapılıyor. Ancak bu toplantının hemen ardından saat 17.30 'da Demirci Belediye Meclisi Başkan Selçuk tarafından olağanüstü toplantıya davet ediliyor.

Demirci Belediyesinde Selami Selçuk döneminde işler bir türlü şeffaf yapılamadı. Hep işlere pratik kazandırılıp, yasal yetkiler kağıt üstünde kılıfına uydurularak yürütüldü. Bu konuda yüzlerce örnek verebilirim. Yazının konu merkezini dağıtmamak için bunlara girmeyeceğim. Ancak şu bilinmelidir ki " kervan yolda düzülür" veya "ben yaptım oldu" mantığıyla Selami Selçuk bugüne kadar yaptığı bu gayri yasal uygulamalarından dolayı hep hukuk ve yargı duvarına tosladı.

Onun için İçişleri Bakanı Süleyman Soylu bile soruşturma izni için Selçuk hakkında imza verdi.

Bakanın önüne kadar giden son hali verilmiş teftiş kurulu raporunda yazılanları bir görseniz, benim okuyunca sorduğum, "bu adam hala nasıl belediye başkanlığı yapıyor? " sorusunu sizde kendinize ve çevrenizdekilere sorardınız.

BAŞKAN SELÇUK'UN UYGULAMALARINDAN RAHATSIZLIK ÇOK

Son yerel seçimler öncesinde Cumhur İttifakı adayı olarak meydanlara çıkan Selçuk, belediyede kendisinin yaptığı bu işlerin bir tanesinin dışarıya sızmasını kahve konuşmasında  halka şöyle izah etmişti. Resmiyette devlet dairesinin evraklarının şeffaf olmasına rağmen o kendince bir tarif bulup, “bir evin yatak odası” ve “mahrem” diyerek, kent meydanı inşaatının tasfiye kararının basına sızmasını şöyle izah etmişti. " Nokta noktanın biri, nokta noktanın birine bunu ulaştırmış, o da "buldum, buldum" diye haber yapmış"

Memurlar bu yasal olmayan şeylere ise susuyorlar. Herkes siyasi gücün etkisinden çekiniyor, vicdanlılar da bir şekilde bu rahatsızlıklarını belli yöntemlerle belli ediyorlar.

Memurlara yaptığı mobinglerle Demirci Belediyesinde emeklilik furyası başlatan Selami Selçuk, şimdi liyakatın dilenci olarak kaldığı belediyede, kendi kafasına göre kurduğu mahalle takımıyla, şampiyonlar liginde maç yapmaya kalkıyor.

Durum belli, bu takım hep ofsaytta kalıyor veya topu elle kesiyor. Böyle olunca da Selçuk hep kırmızı kart görüyor. Sahadan atılıyor, bu ne demek? Selçuk, şimdi ensesine inen yargı kararları ve hukuk tokatları ile hep oyun dışında kalıyor. 

Bunun için şimdilerde kaplıcadaki Kongre Merkezine adımını dahi atıp giremiyor, bunun için seçimden evvel başlayan yargı takvimi nedeniyle Kent Meydanı inşaatına şu an tek bir çivi bile çakamıyor.

Kent Meydanı işini Büyükşehir'e taşıyarak kendisinin açtığı yaraya pansuman yapmak istedi, büyükşehire verdiği "yetki devri" aylarca imar komisyonunda kaldı, sonra hem hukuk, hem imar komisyonunda kaldı, pandemiden sonraki süreçte de Manisa Büyükşehir Meclisi'nde paket oylama ile geçti.

Daha meclisten çıkmadan bir ergen psikolojisiyle sosyal medya hesabından paylaşım yapan Selçuk " Kent Meydanında yola devam"mesajı yazdı ama hevesi yine kursağında kaldı. Çünkü, Demirci Kent Meydanı ile ilgili Büyükşehir Meclis kararı da yeniden yargıya taşındı. Başkan Selçuk'un unuttuğu tek şey şu " Bu ülke demokratik hukuk devleti".

Bunu anladığı güne kadar ben yazmaya devam edeceğim. Yok öyle yağma, siyaset gücü ve kurumların döneminde işlerini yapmayıp, geciktirdikleri için süre uzuyor. Sonuç onun için alınamıyor fakat unutulmasın ki, en çabuk tükenen şey zamandır. Gün gelecek, her şey apaçık ortaya dökülecek..

Gün gelir bu hesap döner, sorumlular da hesap verir.

Bunu anladığı gün yaptığı icraatları "keşke tüccar kafasıyla değil, devlet adamı gibi yasalar içinde yapsaydım, " diyecek fakat iş, işten geçmiş olacak, yıllarca başı ağrıyacak, belki de belediye başkanlık sürecini tamamlayamadan görevinden bile alınacak, adalet ve hukukun üstünlüğüne inanan biri olarak, şimdiden kendisine geçmiş olsun diyorum.

BAŞKAN SELÇUK BİLGİLER VE BELGELER NİÇİN DIŞARIYA SIZIYOR DİYE HİÇ DÜŞÜNÜYOR MU ?

Başkan Selçuk belediyeden sızan katakülleli işlerin belgeleri ve bilgileri yüzünden bugüne kadar biz haberi yaptıktan sonra fellik fellik belediyede köstebek aradı.

Merak edenlere söyleyeyim hala bulamadı.

Bulamaz da, çünkü onun tabiriyle tek köstebek yok ki, yine onun tarifiyle devam edecek olursak köstebekler çok sayıda var, yeterli bilgi ve belge akışı istikrarlı bir şekilde devam ediyor. "Neyi saklıyorsun ki" diye sormak istiyorum. "Belediyecilik şeffaf yürütülür, yaptığın işlerde arıza yok ise niye bu telaşın sayın başkan".

Vicdanlı insanlar, vicdanlarının sesini duyabilen insanlar bu işleri bize ulaştırıyor. Ne var bunda?

Bugüne kadar çıkıp hangi birine " yalan" diyebildin..Sen doğru düzgün iş yaptın da biz onu haber mi yapmadık?

OLAĞANÜSTÜ MECLİS TOPLANTISI ÖNCESİ AKP VE MHP'NİN BİRLİKTE YAPTIKLARI GRUP TOPLANTISINDAYIZ

9 Ekim Cuma günü bu ayın ilk meclis toplantısının 2. oturumunun ardından, aynı gün saat 17.30'da Zafer Kalkınma Ajansı tarafından desteklenen Sarıçayır doğa aktiviteleri ve milli bilinç kampı projesinin uygulanma kriterlerinin karara bağlanacağı gündemiyle olağanüstü meclis toplantısı öncesinde AKP ve MHP ittifakının yapışık kardeşleri olan meclis üyelerinin de bir arada olduğu grup toplantısındayız.

Grup toplantısında AKP Demirci ve MHP Demirci ilçe başkanları da var. Meclis üyeleri AKP+MHP olarak yerlerini almış durumda. Burası yani grup toplantısının yapıldığı yer Belediye Başkanı Selami Selçuk'un makam odası.

Grup toplantısında meclis toplantısı öncesinde müdür ünvanlı memurlar da var.

Başkan hazirun toplanınca bir anda konuşmaya başlıyor.

Selami Selçuk bir anda müdür ünvanlı memurların dışarı çıkmasını istiyor. Müdürler, memurlar dışarı çıkınca, başkan Selçuk yarım saat sonra yapılacak olağanüstü meclis toplantısının gündem maddesi dışında bambaşka bir konuyu meclis üyelerine çıtlatıyor.

Başkan Selçuk, Demirci-Salihli yolu üzerinde halen kurulu bulunan ve içinde birçok hissedarın da olduğu mıcır üreten taş ocağını "belediyeye almak istiyorum" diyor. Gerekçelerini yine belediye başkanı gibi değil, tüccar tavrıyla anlatıyor. "Böyle bir tesisi kendimiz kurmaya kalksak, maliyetinin altından kalkamayız, burayı alırsak şöyle iş yaparız, böyle işler yaparız" v.b. ifadeler ediyor.

Meclis üyelerinin zihninde başkanın bu mahrem bilgisi duyulunca, bozkurtlar değil ama tilkiler dolaşmaya başlıyor.

Bu ifadeleri dinleyen meclis üyeleri bu mıcır ocağı işinde de, ister istemez sessiz düşüncelerle son süreçte yapılan alım satımlarda bilinen tek adres ile bağlantı kuruyorlar.

Meclisten sonra kendi aralarında konuşuyorlar, bir tanesi diyor ki; "Bu Ankara'daki belediye fuarındaki pos cihazı", diğeri diyor ki "Akıncılar Mahallesindeki Dükkanlar", bir diğeri "4x4 kamyonet işi", diğeri diyor ki "kaçak yapı, hala yıkılmadı, ceza kesildi biliyorum". Aklı başında olan biri diyor ki "bu mıcır ocağında da bu aynı adamın hissesi var sanırım".

Memurlar dışarı çıkarılmıştı, başkan onların bu taş ocağı işini duymasını istememişti , siz deyin henüz hazırlık aşamasında olduğundan, ben diyeyim bu bilgi basına sızabilir endişesi.

Şimdi bu yazıdan sonra İYİ Partili meclis üyeleri de diyecekler ki “ niye böyle şeyleri mecliste konuşmuyor başkan?”

Ayıklayın pirincin taşını gayrı, hadi bakam.

Bu konuşmadan önce, memurların da içine yine kurt düşmüş olmalı ki, onlar da biz çıkınca acaba ne konuştular ki diye düşünmeden edemiyorlar tabi ki..

Her şey kitabına uydurulabilir, evrakta her şeyi monte etmende üstüne yok Sayın Başkan, bu konuda rüştünü ispat ettin. İdari soruşturma ve adli soruşturma da bile kalpazanların sahte para bastığı gibi, sen de sahte evrak üretmekte ustasın kabul. Senin bu yeteneğinin farkında olan İçişleri Bakanlığı var bir de ha! Aman hak geçmesin unutmayayım.

Gelgelelim, bu dost alışverişleri ne zaman bitecek. Bu ihaleye çıkmadan pazarlık usulü kılıfına sokulan alınan verilen işlerin etik yanı var mı yok mu?

Bu güneş enerjisi işi de 2017 den beri önünde, şu aralar bunla ilgili de iş bitirme aşamasına gelmişsin, bir iki yerde güvenilir firma bulduk ihaleyi yaptık falan demişsin, belediyede bu işleri yapacak memurların haberi yok ama sen böyle demişsin, sakın bu güneş enerjisi işinde de bir çarpan-oğlu çıkmasın.

Kulağıma gelen bilgilerde yine resmi prosedürler yapılarak zemin hazırlanmış. Daha geçtiğimiz hafta oda kayıtları, vergi kayıtları yapılıyormuş. Bu defa olsun beni yanılt, şüphelerim gerçek olmasın. İşin içinden iş çıkmasın, çıkarsa benden laf çıkmaz bilirsin, bak demedi deme takipteyim.

Enerji nakil hatları yanarsa, ben kokuyu hemen duyarım, valla cümle aleme de duyururum bak haberin olsun, peşin peşin yazayım da bil yani.

Güven vermiyorsun, insanların iyiniyetle verdikleri destekler ellerinde patladı. Buna İYİ Partili meclis üyelerini de dahil ediyorum.

İnsanlar ister istemez senin ak dediğini acaba bu defa, bu işi de kara çıkar mı diye sorgular hale geldi.

Vicdanlarının sesinden etkilenen yol arkadaşların bile artık size şüpheyle yaklaşıyor, Sayın Başkan.

Şimdi gelelim saadete, meclis toplantılarında senin anlattıklarının dışında konuşan meclis üyesi olduğunda, beni kast eden yuvarlak cümleler kurup, asılsız, yalan veya kirli haber, yok temiz haber ve hatta Mustafa Temiz'in ağzıyla konuşuyorsunuz  gibi konuşuyorsun ya.

Şunu bil ki meclis toplantılarında senin nefes alıp veriş sayını, tansiyonunun dakikada kaç attığını bile biliyorum. Başkan, ensendeyim vesselam.

Şimdi çık bu grup toplantısında ben mıcır ocağı ile ilgili meclis gündemi dışında memurları da dışarı çıkarıp sadece AKP ve MHP’li meclis üyelerine böyle bir laf etmedim de. Diyemezsin, çünkü dedin. Yalan mı ?

İki dönemdir görev süresiyle rekora koşan başkan yardımcısı Ünlü hocam da senden geri kalmıyor maşallah.

Sen mecliste, o encümende benim kulaklarımı çınlatıyorsunuz.

Ünlü hocamın internetten beni takip etmesine sevindim, o da işin farkında demek ki, "Mustafa Temiz çelik çomak oynamaya devam mı diye yazmış" diyebiliyor o kadar insanın arasında..

Şimdi soruyorum sizin oynadığınız ne?

Seçim öncesinde meydanlarda ittifak orkestrası çaldı, sen Cengiz Ergün'le çiftetelli oynadın, seçim çalışmalarında bakanların gölgesinde Hacivat-Karagöz oynadın, başkan olduktan sonra da dostlarınla çelik çomak oynuyorsun.

Bu oynadıkların aklımızdan hiç çıkmıyor. Aslı yok mu bu dediklerimin Allah aşkına bir gün de çık cevap ver! Bak yine soruyorum....

Yalan mı?

SON SÖZ ; Köstebek aramana gerek yok. Gerçeklerin bir gün ortaya çıkma gibi bir huyu vardır. Maskeli balo yakında bitecek başkan..Haberin var mı?

15 Ekim 2020

Mustafa Temiz

YORUM EKLE