Pazar yerleri nabzın tutulacağı yerler.
Günlerden Cumartesi, Demirci pazarı, öylesine dolanıp alışveriş yapacağım.
Gel gör ki, mutsuz insanlar beni karşılıyor.
Köylü pazarına yöneldim, köylüde deyim yerindeyse bir karış surat vardı.

*
Bir bitişe şahitlik ediyoruz
Köyden gelen pazarcı " buyur abi, neye bakmıştın" derken bile mutsuzluk hissi veriyordu.
Günün sonuna yaklaşılsa da tezgahta mallar öyle bekliyordu.
Pazar yerinden dönen insanların poşetleri birer ikişer mütevazi pazar harçlarıyla doluydu.
Eskiden bildiğimiz tat yok insanlarda.
Milletin alma gücü düşmüş.
Şöyle bir iki yokladım esnafı, "iş yok", " millette para yok" ifadeleriyle karşılaştım.
Ekonomi ülkenin genelinde kötü, her gün haberlerde geçim sıkıntısı ve hayat pahalılığına dair bir çok olaya şahit oluyoruz.

*
AKP iktidarı bu işi beceremedi.
Halkın önceliklerini, ülkenin önce yapılması gereken işlerini planlayamadı.
Ülkenin bugün içinden geçtiği durumda, hırsızlık, yolsuzluk, adaletsizlik  millette bardağı taşırmış durumda.
Fanatik AKP'liler bile gidişata dair iyimser değiller.
Bir dönem ilçede meclis üyeliği bile yapmış bir siyasiyle balıkçının önünde selamlaştık. Elleri cebinde balıklara ve etiketlere bakıyordu. Fiyatlar pahalıydı. Ben bile kendi ekonomime göre inanın kaç kilo alırsam ne kadar ödeyeceğimi kafamda hesaplarken, gözgöze geldik. "Ne diyorsun" dedim. Ağzından " pahalı" sözü çıktı.
"Bu işi beceremediniz" dedim. Anladı beni. Kendisiyle defalarca siyasi muhabbetlerimiz olmuştu, meclis üyesi iken vicdanlı davrandığı bir kaç hamlesini bana anlattığından biliyorum. O bu işe gerçekten hizmet etmek için girenlerdendi. Hayal kırıklığını da bana anlatanlardandı. Dalavere, avantalı işlerden rahatsız olduğunu da anlatmıştı yıllar önce..

Dudaklarını büktü, alt dudağını şöyle biraz yaydı. Tekrar balıklara doğru baktı, başını bir tur döndürdü tekrar gözgöze geldik. "Beceremezsen gidersin" dedi. "Sen siyasete devam mı, tamam mı?" diye sordum.. "Kimle, neyle gideceğiz milletin önüne, sen yazmaktan usanmadın, biz kimseye laf anlatamadık. Olacağı buydu, bu saatten sonra ben de yokum" dedi. Balık almadan elindeki poşetlerde bir kaç domates, bir iki sebze  olduğu halde ağır adımlarla yürüdü gitti.

*
Pazar dönüşü geçerken çevirdiler, çay ikram edildi. Çay içerken muhabbet devam ediyor. Siyasi kulislerin olduğu özel bir mekan burası. Muhabbet bu defa yine AKP'nin getirdiği müdürlerin ters işleri. Neler duydum neler. Sahte işler, kahpe işler, derin işler ne mevzular. Çürümüşlük hat safhada devlette. Bu liyakatsız kadrolar devletin çarklarını döndüremiyor. Demirci kaybediyor. Avanta işlerin nasıl yürüdüğü konuşuluyor. Herkes çaresiz. Adliyelerin tabelalarına saray yazdık, fakat adalet geç işliyor.

*
AKP'nin gençlik kollarında oldukça aktif olan bir genç yanaşıyor. Tipik esnaf ama zamanında çok fanatik ve önde gidenlerdendi. Sever böyle kulisleri sokuldu. Konuşulanları sessizce dinledi. Kendi ticaretiyle ilgili pahalılıktan ve  sattığını yerine koyamamadan bahsetti. 
Kayda değer ağzından çıkan şu ifadesi önemliydi. AKP'li siyasi büyüğüne dönüp, " Abi bu sistem tutmadı, olmadı, memleket iyi yönetilemiyor. Bu iş tek adam kafasıyla yürümüyor abi. Televizyonda reisi dinleyen bile kalmadı" dedi.
Masanın etrafında birbirimize baktık. Eski siyasi gülümsedi. "Olmuyorsa millet olmadı der, reiste anlar, merak etme, anladığında sandıklar açılmış olur" dedi.

*
AKP'liler eski havalarında değil.
Gidişatı beğenen yok.
AKP'nin halktaki karşılığı her geçen gün eksiliyor. Vatandaş zamanında gıkını çıkaramazken, şimdi ağzından adeta alev çıkıyor. Tavırlar ürkek değil, oldukça da büyük puntolarla konuşmaktan çekinen kalmadı.

*
Bir bitişe şahitlik ediyoruz...
Fakat  ben işin demokrasisinde, adaletinde, bağımsız yargısındayım.
Nerede ise o paralar, nerede ise o entrikalar gün gelip ortaya serilecek, bu hesap adaletin çerçevesinde öyle de böyle de kesilecek.

*
İnanın bir gün bile yılgınlığa düşmedim.
Demirci'ye makamlara mevkilere hizmet etmek için seçilip de işine bakanlar, yanına yandaşına avanta sağlayanlar, hepsi hepsi hesap verecek.

*
Milletin hakkına göz koyanı Allah bile affetmez, bu millette elbet affetmez, zamanı gelir savcısı, hakimi de affetmeyecek.
Yaz kızım ; Büyük Türk milleti adına.....
Mustafa Temiz
10 Ekim 2021