Cennetlik Miyiz? Cehennemlik Mi?

 Kuşkusuz başlıktaki sorunun cevabını bilen yalnızca yüce Allah’tır. Ondan gayrisinin söylediği lafı güzaftır, yalandır, fitnedir. Kulların cennete mi cehenneme gideceklerini takdir eden yalnızca yüce mevlam olduğu gibi ona yol gösteren de bizatihi kullarının amel ve itikatlarıdır. Zira Allah kullarına akıl, izan ve düşünme yeteneği vermiştir, kulları Allahın emirlerine uymak, düşünmek, muhakeme etmek, akıllarını kullanarak amel etmekle yükümlüdürler. 

Ramazan değil, kandil değil, Cuma değil bu konuya da nereden geldik diyebilirsiniz. Efendim anlatayım! Son günlerde sarıklı cüppeli, bir takım kendini bilmez din bezirganları EVET oyu vermenin cennetin anahtarı olduğunu söylüyorlar. Hatta daha ileri gidip, evet çıkarsa Cumhurbaşkanının Halife olacağını bile söyleyen densizler var. Dahası senin, benim ödediğimiz vergilerle görevini yapan devletin resmi imamlarından bazılarının da camilerde bu mealde propaganda yaptıklarına dair bilgiler geliyor.

Dindarlığına, ahlakına, sağduyusuna her zaman güvendiğim bir arkadaşım geçen gün arayarak bu olan bitenlerden haber verdi ve dinin bu kadar siyasete alet edilmesine çok üzülüyorum dedi. Sonra da ilave etti: “şimdi ben, yıllardır namazımı kılarım, orucumu tutarım, Allah nasip etti hac farizamı da yerine getirdim, zekâtımı eksiksiz veririm, tartıya hile katmam, kimsenin kalbini kırmam, kul hakkı yemem, kazancımdan ihtiyaç fazlasını hayır hasenat işlerine harcarım. Şimdi ben hayır dediğim için cehennemlik olacağım, kul hakkı yiyen, yan gelip yatıp alın teri dökmeden para kazanan, nüfuz ticareti yapan, Ramazan mübarek günü aleni içki içen kimileri evet dediği için cennete gidecek öyle mi?” diye dert yandı.

Dini siyasete alet etmek İslam’a yapılabilecek en büyük kötülüktür. Bu hüküm cümlesi Bediüzzaman Said Nursi’ye aittir. Seversiniz, sevmezsiniz hatta onu İngiliz işbirlikçisi bölücü isyancı Şeyh Sait’le karıştırıp olmadık hakaretler edenleriniz de vardır, ama o ayrı konudur. Böyle bir söze ancak şapka çıkarılır. Bugün cennet vadeden din bezirganları evet derken, Bediüzzaman’ın talebeleri HAYIR diyorlar. Aslında gerçek Müslümanların HAYIR demek için o kadar çok sebepleri var ki isterseniz anlatayım.

Nisa suresinin 58 inci ayeti mealen “Emaneti ehline veriniz ve insanlar arasında hükmettiğinizde adaletle hükmediniz” der. Şimdi sorarım, ikide birde aldatıldığını söyleyip Allah affetsin diyenler, sonra da dönüp ne yanıldım ne de yanılttım diye lafı çevirenler nasıl ehil olabilirler. Ya peki evet çıkarsa zaten ayarı kaçmış olan adalet terazisinin, temelli ortadan kalkabileceğinden haberiniz var mı? 

Müminlerin Emiri Hz. Ömer adaleti ile ünlüydü. Devletin işini görürken devletin mumunu yaktığını, özel işlerinde kendi mumunu yaktığını bilmeyeniniz yoktur. Şimdi, devletin, belediyelerin, kamunun araçlarıyla, kaynaklarıyla evet propagandası yapmak Hz. Ömer’in adalet anlayışıyla nasıl bağdaşır? Hak mıdır? Adalet midir? Gerçek Müslümanlar buna nasıl katlanabilirler?

Yüce kitabımız Kuran’ı Kerimin birçok yerinde, fitne ve fesatla ilgili hükümler vardır. Evet diyen cennete, hayır diyen cehenneme demek halkın arasına nifak sokmak, fitnecilik, fesatçılık değil de nedir? Gelin Kuran hükümlerine hep beraber bakalım:
“Onlar öyle sapıklar ki, yeryüzünde fitne ve fesat çıkarırlar” (Bakara 27)
“Fitne çıkarmak adam öldürmekten daha kötüdür.” (Bakara 217)
“Kalplerinde eğrilik olanlar, fitne çıkarmak için, âyetleri kendilerine göre yorumlar” (Ali-i İmran 7)
“Onlar yeryüzünde bozgunculuğa koşarlar; Allah ise bozguncuları sevmez” (Maide 64)
“Yeryüzünde fitne, fesat çıkaranlara lanet olsun” (Rad 25)

Cenabı Allah’ın size bahşettiği aklınızı kullanın, düşünün ve muhakeme edin. HAYIR diyenleri hain ilan etmek, düşman saymak fitne midir? Değil midir? Evet diyenler cennetlik, hayır diyenler cehennemliktir demek fitne midir? Değil midir? 

Yüce kitabımızın daha birçok yerinde sizin de hayır demeniz için işaretler vardır. Kul hakkı yemeyin der, yalan söylemeyin der. Allah aşkına söyleyin, dün ak dediğine, bugün kara diyenlerle birlikte mi olacaksınız, yoksa doğru yoldan şaşmayanlarla mı?

Allaha hamdolsun ki biz bugüne kadar doğru yolumuzdan hiç sapmadık. Kimseye biat etmedik, kendi aklımızı kullandık, ne kimseyi yanılttık ne de yanıldık. Öyle internetten bulup bakara-makara diyerek, dinimizle alay edenlerden, inananları aptal yerine koyanlardan da olmadık. Halka hizmetin, hakka hizmet olduğunu kabul ettik, millete hizmetten gayrı bir şey düşünmedik. 

İnancımız, sağduyumuz, aklımız, fikir ve ferasetimiz bize HAYIR dememiz gerektiğini söylüyor. Cennetlik miyiz, cehennemlik mi? Onu yüce yaratandan başka kimse bilemez. Biliyorum diyen varsa yalancıdır, sahtekârdır, müşriktir ve Allah indinde lanetlidirler. 

Aklını kullan, düşün ve vicdanının sesini dinle. Sana Allah’ın kitabından başka yol gösterici yoktur, yol yoktur, doğru yolundan şaşma. Vereceğin bir oy doğru yolu bulmak için vesile olacaktır. HAYIR’lara vesile olsun. 
Kalın sağlıcakla.  
Naci Akın
YORUM EKLE