Fikir Var, Uzmanlık Yok!

 Merhaba, 
Bugün gördüğüm bir haber kahkahalara boğulmamı sağladı. O kadar ki bu haftaki köşe yazımın konusu yapmaya karar verdim. Sizlerle de paylaşmak istedim. Bu haberin başlığı şöyle: Diyetisyen enflasyonu tetikler mi? İşte diyetisyenlerin sözde bilim adına ( çıkar sağlamak için bilimsel gerçekliği olmayan olguların sunumu) paketli ürünlerden uzak durun demesi sonucu bazı ürünlerin fabrikaları batmış bunun sonucunda da ürünlerin fiyatlarının arttığını öne süren yetkili kişiye 2 çift lafım var;
Öncelikle popüler diyetisyen derken 3-4 kişi olduğunu söylemişsiniz.
Diyetisyen derken gerçek, diplomalı diyetisyenleri mi kastediyorsunuz yoksa mesleği diyetisyenlik olmayan ama beslenme alanında fikri olan insanları mı kastediyorsunuz buna bir açıklık getirmelisiniz.
Zira o kişiler diyetisyen değil. 
Bir diyetisyen 4 yıllık eğitimi sürecinde insanlara sağlıklı beslenme biçimini kazandırmayı, bilgi vermeyi öğrenir.
Yani firma batacak diye paketli ürünler sağlıklı diyemem.
Sağlığı tehdit ettikleri için önermiyoruz diye hiçbir şeyden sorumlu tutulamayız.
Çünkü işimiz bu. 
Bir diyetisyen önerilerini ve uyarılarını en doğru şekilde yapmak üzere yetişir. 

Ayrıca ben ekonomiden anlamam. Ama hipertansiyon hastası danışanıma turşu, zeytin gibi  tuzlu gıdalardan uzak dur derken nasıl hasta çıkarını gözetiyorsam yani turşu veya zeytin fabrikasının batacağını ya da satışların düşeceğini umursamıyorsam bu konuda da aynı şekilde düşünüyorum. 
Bilimsel gerçeklerden uzak açıklama yapıldığını öne sürmüşşünüz sizin dayanağınız neler?
Her yıl gıda tarım hayvancılık bakanlığı tağşiş yapan firmaları sitesinde yayınlamaktadır. 
Merak eden vatandaşlarımız kolayca erişebilir.
Biz uyarılarımızı yaparız gerisi tercih meselesi. İşine gelen alır, işine gelmeyen almaz. 
Hayır yani hal lobisi, soğan lobisi derken ihale diyetisyenlere mi kaldı 
Sağlıkla kalın!
01 Şubat 2019
Hacer Çelik


YORUM EKLE