İşte bu nedenle din, bir tarafın elinde ötekine karşı kullanılan en elverişli araç hâline getirilmiştir. Ötekiler de buna karşı dinsiz, dine  ilgisiz görünmemek için baskı altında, şeklen de olsa dine ilgisiz olmadıklarını cılız hamlelerle isbata çalışmışlardır. Dini dünyalık elde etmenin enstrümanı yapanlar; dînî halkın kafasında, "Diğerine karşı korumak" endişesine dönüştürmüştür.

****
Oysa dinsiz Sovyetler'de bile din yok edilememişse hiç bir yerde edilemezdi.
Ben bir devri aklamak için yazmıyorum. Bu uygulamalardan ne anladığımı, birilerinin Cumhûriyet devrini nasıl ters yüz göstermekle siyâsî kazanç sağladığını söylüyorum. Demokrasi tarihimizin en başından beri; "Cumhûriyet kuran okumayı yasakladı, ezanı Türkçeleştirdi, hocaları astı, Allahtan şeker isteyin bi de benden isteyin kim veriyor bakalım" diyen muallim masallarını çok dinledik.

****
Oysa yüz yıllardır Kur'an'ın Allah'ın kullarına ne söylediğini hiç bilmeden, anlamadan okutulan devirlerin hesabını sormayanlar, Kur'an ve hadis kitaplarını Türkçeye tercüme ettirerek millete kendi diliyle dinini anlamayı sağlayan Büyük Atatürk ve arkadaşlarını; Ezanı Türkçe okuttular derken öyle bir vurguyla söylüyorlar ki, sanırsın ezanı yasaklamışlar gibi takdim ediyorlar. Sözde Atatürk savunucuları da çıkıp, "Hayır millet kendi diliyle ne söylendiğini anlasın diye iyi niyetle yapılmış bir uygulamaydı diyemiyor, ezik büzük konuşuyorlar. Telakkilerinde yanılmış olmak başka, yasaklamak başka şey. Evet ben de ezan her ulusun diliyle değil, dünyanın her yerinde uluslararası bir çagrı ve mesaj olarak bugünkü haliyle okunmalıdır diyorum. Çünki başka bir ülkedeyseniz oranın diliyle ezan okunsa bunun ezan olduğunu anlamazsınız.

****
Şeker meselesine gelince; sanırsınız ki, Allah insana şeker meker vermez, veremez denmiş gibi takdim ediyorlar. Oysa burada verilen mesaj, Allah; çalışarak birşey elde etmeyen tembellere, yan gelip yatma tevekkülünü dindarlık sayan geri kafalılara bir şey vermez uyarısıdır.
Bizzat Peygamber Hazretleri; "Atını sağlam kazığa bağla, sonra Allah'a tevekkül et" buyurmuşlardır.
Artık inancım şudur ki; artık siyâset yoluyla dincilik yapmanın sonuna gelinmiştir. Dinciliğin, dindarları bile nasıl şeklen dinci, ruhen yozlaştırdığı ayan beyan ortaya çıkmıştır.

****
Dinin halk indinde olanca saf ve temiz haliyle yaşanması belki de bundan sonra gerçekleşecektir. Eğer Batılı deccallar da bizi rahat bırakırlarsa, din ta Peygamberin vefatından beri yaşanan saltanat kavgalarının aracı olmaktan çıkacaktır..!

11 Mayıs 2022

İhsan Temel