Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin genel merkezinde yaptığı açıklamayla gündemi değerlendirdi.
Babacan, “Sayın Cumhurbaşkanına sesleniyorum. Onun hakkında tek yetkili olmayı çok istediniz. Bu, tek 'hesap verme' makamında olmaktır” diyerek, “Ortaya "bu vahim tablonun tek bir nihai sorumlusu vardır, o da sizsiniz! Derhal sizi o makama getiren milletin karşısına çıkın ve hesap verin. Çıkın görüşünüzü, görüşünüzü ortaya koyun. Ya atadığınız bakanınıza, görev verdiğiniz parti yöneticilerinize sahip çıkın ya da bu insanları yargının işini rahat yapmasını sağlayın ”ifadelerini kullandı.
“90'lara safra rahmet okutuyorsunuz”
Evde, sokakta vahim iddiaların konuşulduğunu fakat Cumhurbaşkanının tek bir kelime dahi etmediğini belirten Babacan, tek bir savcının dahi soruşturma başlatmadığını söyledi.
Babacan, “daha evvel 'Ülkemizi 90'ların karanlığına son sürat götürüyorsunuz' demiştim. Siz bugün 90'lara safra rahmet okutuyorsunuz ” diyerek, şöyle devam etti:
“Hukukun ne demek olduğunu ve bunun sonuçlarını hesap edemeyen ferasetsiz insanların yönettiği bir ülke olmayı hak etmiyoruz. Suç örgütleriyle aynı çuvala girmiş olanların yönettiği bir ülke olmayı hak etmiyoruz. Suç örgütlerinden, mafyadan medet uman ve toplumu baskı altına almak için bu hukuk dışı yapılara ahlaki, adaletten nasibini almamış insanların yönettiği bir ülke olmayı hak etmiyoruz.
Yazılı bir demokraside sadece bir tanesinin bile hükümetleri sallamaya yetecek kadar vahim olan iddialar saçılıyor. Fakat ülkeyi yönetenler ya sessiz kalmayı tercih ediyorlar ya da her zamanki gibi birtakım ezberlere sığınıp, konuyu sulandırmaya çalışıyorlar. Devlet vakarıyla iddialara cevap vermek yerine, devletin bekası insanların aklıyla arkasına sığınarak alay ediyorlar. Her başları sıkıştığında 'dış mihraklar' masalı anlatmanın kâr etmediğini göremeyecek kadar da milletten kopmuş durumdalar. Sorun, hukuk devletinin katledilmiş olmasıdır. Sivil toplumun, özgür basının ve ifade özgürlüğünün yok olmasıdır. Tarafsız ve bağımsız yargının ortadan kaldırılmış olması. Adaletin, kurum ve kuruluşların insanlarla doldurulduğu, bir grup insanın hukukun gördüğü bir yerde mafya da olur suç örgütleri de cirit atar. Öyle bir an gelir ki, yönetenlerin de Bunları engellemeye gücü yetmez. Tek kelime edemezler, yorum dahi yapamazlar. Çünkü kurdukları bu çarpık düzenin gün gelir esiri olurlar.”
“Hakikat yürekli bir cumhuriyet savcısının kaleminde aranmalı”
Babacan, tüm hukuk ve yargı temsilcilerini, hep birlikte Türkiye’ye sahip çıkmak için göreve çağırdığını ifade ederek, “Savcılarımızı göreve çağırıyorum! Bu ülke hakikatleri, bir organize örgütü liderinin ağzından çıkan sözlerde değil, yürekli bir cumhuriyet savcısının kaleminden, iddianamede aramalı" dedi.
Babacan, şöyle devam etti:
“Sayın milletvekillerine ve Meclis'te grubu bulunan tüm siyasi partilere sesleniyorum. Derhal bir soruşturma komisyonu kurulmalı ve bu korkunç iddiaların açığa kavuşması için çalışmalara başlanmalı. İlk seçimde milletimiz gereken cevabı verecek ve bu iktidar tarihin çöplüğüne atılacak. Daha iyi günler göreceğiz. Yarınlar korkaklara ait değildir. Tüm yaptıkları rezilliklerine, iftiralarına, çetelerine rağmen bu yoldan vazgeçmeyeceğiz. Varsın, iktidar ortağının arka bahçesi olan suç örgütlerinin, çetelerin sözcüleri bizi tehdit etsin… Biz; tüm tehditlere rağmen, yolumuzdan asla dönmeyeceğiz. Enseyi karartmaya gerek yok. DEVA bir harekettir. DEVA, popülizm yapmaz. Bu büyük değişime önderlik edecek hareketimizi biliyoruz. DEVA Partisi ve tertemiz kadroları bu ülkenin pisliklerini temizleyecek."
