Haydi, millet Aşıya! Aşılama, alkışlama ile yürütüldü, ya haklar eşit dağıtıldı mı?

Ellerinde maske, esnafları, işyerlerini gezen, tedbirler konusunda halkı uyaran kamu görevlileri şimdilerde ortalarda gözükmüyorlar peki niye?

Aşı araştırmaları sürerken, sadece maske, mesafe ve hijyen uyarısı için sahada olan devlet görevlileri, aşı bulunduktan ve uygulamaya konulduktan sonra, “ aşı olmalıyız” ziyaretlerini niye yapmazlar?

Demirci ilçesinde geçtiğimiz Çarşamba gününden beri Aile Sağlığı Merkezlerinde Biontech aşısı yapılıyor. Üstelik hem Biontech, hem Sinovac için tercih etme hakkı bile tanınıyor.

Halk arasında aşının ücretli olduğunu söyleyenler ve aşı karşıtı bazı kişilerin halkın kafasını bulandırdığına dair söylentilere bile şahit oluyoruz.

Aşı şu an için tek çare, dünya bu pandemiden kurtulacak ise aşı ile kurtulacak.

Demirci’de pandeminin ilk günlerinde maske ve tedbirler için denetimlere çıkan, halkı aydınlatan, bu işte organize olan tüm kamu idarecilerini, başta kaymakamımız olmak üzere yine aşılanmanın önemi konusunda sahaya bekliyoruz.

Çünkü halk bu samimiyeti pandeminin ilk günlerinde gördü, tedbir ve maske konusunda duyarlı hale geldi. Şimdi aşı konusunda da aynı aktiviteleri bekliyor ve istiyoruz.

Sahada gözlemleyen, halkı dinleyen, bir gazeteci olarak, kamu yararına bunu burada yazmak benim görevim.

Aşı bol, bir süre Çin aşısı ile durumu idare etmeyi başardık. Biontech konusunda da bakan bile canlı yayına bağlatıp açıklattı ya hani. Uğur Şahin ve Özlem Türeci Biontech aşısında Türkiye’ye torpil yaptılar, öyleyse neyi bekliyoruz, haydi aşıya.

Yerli ve milli aşı işinin ne olacağı belli değil, bu işten hala ses, seda tık bile yok.

Milli aşıyı beklerken virüsün kollarına kendimizi teslim etmenin anlamı yok.

Aşı var mı var!

Demirci’de bir an önce bu aşılama işini bitirelim. Muhtarlar kırsal mahallelerde organize olsun, kamu kurum ve kuruluşları sahaya insin, yerel yönetimler yine taşın altına elini soksun, aşılanmanın önemini anlatsın, hatta uzak noktalara aşılama ekipleri sevk edilsin. Demirci ilçe kaymakamımız süreci şu ana kadar iyi yönetti, aşılama işiyle iyi bir final yapacağına inanıyorum. Şu aşılama bitsin, mesafeyi koruyalım, açık hava konserleri yapalım, futbol, tenis turnuvalarını o zaman yapalım.

Ne dersiniz?

Virüs ile mücadelede hep halka pozitif enerji yükleyen, moral olan haberler yaptım, köşe yazıları yazdım.

Eksiklikleri de yazdım, fena mı oldu?

Bizim yazdıklarımız enerji yarattı, çözüm odaklı oldu. Sağlık işinin kurmayları, basına bilgi vermeyin diye çalışanlarına sızlanacaklarına, aba altından sopa göstereceklerine, yazdıklarımıza yalan bile diyemeden, benim yazdıklarımı tekzip edercesine dokunaklı ısmarlama haber yaptırıp, grafiklerle ve sayılarla oynayarak vakit öldürmesinler. İşlerini yapsınlar, biz yapılan işi takdir eder, yazıp çizmeden eksikleri önce kulaklarına kar suyu gibi kaçırırız. Biz devletimizi karşımıza almadık almayız, mekanizmanın içindeki beceriksizliklere tahammülümüz çok az, mesele bundan ibaret.

Aşılama, alkışlama ile yürütüldü ya haklar eşit dağıtıldı mı?

Pandeminin başından itibaren tüm sağlık çalışanları olağanüstü bir çabayla canla başla çalışarak, sorgusuz sualsiz fedakârlıkla, ellerinden gelenin fazlasını da ortaya koyarak virüsle mücadelede ön saflarda yerini aldılar.

Haklarının iyileştirilmesi yerine tüm çabaları bir alkışla geçiştirilmiş; hakkınız ödenmez denilerek hakları ödenmemiştir. Ailelerinden, çocuklarından uzak kalarak bayram seyran demeden hafta sonu demeden 7/24 çalıştılar.

Bu süreçte bir yandan virüs nedeniyle yaşamlarını yitirmeleri yetmezmiş gibi kendini bilmez kişiler tarafından şiddet görmeye, darp edilmeye, öldürülmeye devam edildiler.

Yine de durup düşünmeden virüsle mücadelelerine devam ettiler. İleriyi göremeyen idareciler bu eksiklikleri, aksaklıkları, haklarını geçici yamalar ile onarmaya çalışmışlar bunda da başarılı olamamışlardır. Hakkınız ödenmez denilerek haklarını ödemeyi maalesef unutmuşlardır.

Tüm hastanelerin poliklinik hizmetlerine ara verilmiş, buradan doğan yük aile sağlığı merkezlerinin üzerine kalmıştır.

Bu görevi sahayı iyi bilen aile sağlığı merkezleri üstlenmiştir, bu görevin de üstesinden başarıyla gelmişlerdir.

Hastanede tedavi edilmesi gereken birçok hastanın derdine deva olmak için ellerinden geleni yapmışlar, vatandaşla devlet arasında köprü olmuş; yeri gelmiş devletin uzanan eli olmadılar mı?

Asli görevi olan koruyucu sağlık hizmetlerine artan poliklinik yüküne, hastalığa yakalanma riskine rağmen aile sağlığı merkezleri hasta olan-olmayan herkes için 7/24 en kolay ulaşabildikleri sağlık kurumu olmaya devam ettiler.

Poliklinik hizmetleri verilen sürelerde de hastalık bulaşma riski nedeniyle vatandaş hastanelere gitmek istememiş ne güvendikleri yer aile sağlığı merkezleri olmuştu.

Tüm devlet memurları kısmi çalışma-çalışmama durumlarında maaş almaya devam ederken; virüsle temaslı aile sağlığı merkezi çalışanları belirti gösterene kadar çalışmaları istenmiş, hastalığa yakalandığı anlaşıldığında da uygulanan karantina süresince maaşları kesilmiştir.

Devletin uzanan eli olan, insana en yakın olan aile sağlığı merkezlerine bu süreçte devletin eli uzatılmamıştır.

Koruyucu malzeme eksiklikleri nedeniyle de zor durumlar yaşamışlardır. Hiç bir şekilde bakanlık tarafından bu eksiklikler giderilmemiştir.

Ek ödemelerde adaletsizlikler devam etmiştir. Hastalık nedeniyle hayatını kaybeden sağlık çalışanlarına hakları teslim edilememiştir. Sağlık yılı ilan edilmiş sağlık çalışanı için hiç bir şey yapılmamıştır. Kamu dışı aile sağlığı çalışanları kadro beklemekte kadro ve haklarından mahrum bir şekilde çalışmaya devam etmektedirler.

Vekil ebe hemşirelerin, 3+1 lerin kadro ve tayin haklarının verilmesi gerekmektedir. Tek çatı altında toplanmalı tüm sağlık çalışanlarının hakları maddi-manevi kendilerine verilmelidir.

Aile sağlığı merkezleri geciken aşı tedariğine rağmen aşılamada da en başından itibaren bu hizmeti vermeye başlamış, yine vatandaşa en yakın yer olduğundan bu hizmette de tercih edilen ilk yer olmuş; tüm Türkiye genelinde yüzde 80 lere varan aşılama oranıyla aile sağlığı merkezleri ipi göğüslemiştir.

Demirci’de ise bu oran aile sağlığı merkezlerinde aşılama yüzdesindeki payı 90-95 lere ulaşmış, Manisa ilçeleri arasında hedef nüfusu, popülasyonu en çok aşılayan ilçe olarak birinci sıraya yerleşmiştir.

Buna rağmen sağlık bakanlığı pandemi süresinde bu 15-16 aylık süre boyunca ek ödemelerde adaletsiz yaklaşımına devam etmiş; bu süre içerisinde aile sağlığı merkezi çalışanlarına sadece 3 ay ödeme yapılmış türlü bahane ve kriterlerle çoğu sağlık çalışanına bu ödeme de eksik yapılmıştır. 

Bu uygulamalar çalışma barışını bozuyor. Aşı sürecinde elinde enjektör mücadele eden, yüzlerce insanla temas edenler arasında sosyal hak adaletsiz olunca, insanın içi kararıyor. Empati yaparak bunu en kısa sürede anlayabilirsiniz.

Aile sağlığı merkezlerinde aşılama hizmeti verilirken; poliklinik hizmetlerine, bebek aşı-izlem, çocuk aşı-izlem, gebe izlem gibi tüm işler aksatılmadan yapılmaya devam edilmiştir. Aşı tedarik sıkıntısı yaşandığı durumlarda, randevu sitemlerinin çöktüğü zamanlarda, programların, sistemlerin çalışmadığı anlarda vatandaşı sakinleştiren ayrı bir görev de üstlenmek zorunda kalmışlar ayıp örtmeye mecbur bırakılmışlardır.

Biontech aşısının ülkemize geleceğinin bildirilmesiyle birlikte özelllikle Demirci’de temasta olduğum aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları kendilerine de bu aşı verildiği takdirde aşıyı yapabileceklerini belirtmişlerdi.

Tüm hedef nüfusun aşılanması için ellerinden gelenin en iyisini yapmışlar, yapmak için de can atmışlardır. Ülkemizde hizmet veren tüm aile sağlığı merkezlerinin aynı fikirde olduğuna, virüs tehdidinin ortadan kalkması ve normal hayatlarımıza dönebilmemiz için canla başla çalıştıklarına ve çalışmaya devam edeceklerine adım kadar eminim.

Bu sebeple aile sağlığı merkezlerinde çalışan aile hekimlerini ve aile sağlığı çalışanlarını farklı bir kurumun çalışanıymışçasına, pandemide üstlendiği hiç bir görev yokmuşçasına ayırmaya çalışma, istek, çaba, fedakârlık ve başarılarını görmezden gelmeye, adaletsiz bu uygulamalara son verilmesi gerekiyor.

Tüm vefat eden sağlık çalışanlarına, virüsten hayatını kaybedenlere, Allah'tan rahmet yakınlarına sabır, hasta olanlara acil şifalar dilerim. 

Şu aşı işini bitirelim, sağlıklı günlere kavuşalım. Bir de tüm sağlık emekçilerine aynı hakları verelim, virüs savaşçısı, ellerinde enjektörle bu mücadele de yer alan herkesi saygıyla selamlıyorum.

21 Haziran 2021

Mustafa Temiz

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hüseyin Köz
Hüseyin Köz - 3 yıl Önce

Emeğine sağlık Mustafa bey, sizin gibi Sağlık çalışanlarını dinleyen ve anlayan yurttaşlarımızın çoğalması dileğiyle...

asm hekimi
asm hekimi - 3 yıl Önce

Sayın Temiz, sizin gibi duyarlı gazetecileri bende bir hekim olarak selamlıyorum. Bizimle birlikte aynı havayı soluduğunuzu yakından biliyorum. Pandemi sürecinde yerel basın olmanıza rağmen, halk arasında bu konuda da bir kanaat önderi oldunuz. Dertlerimizi yazdığınız ve dillendirdiğiniz için minnettarım.

aman doktor
aman doktor - 3 yıl Önce

Demirciye biontech aşısı getirilmesi için elinizdeki kalemle verdiğiniz mücadele tarihe geçti. Siz halk kahramanısınız, sizi yılın gazetecisi ilan ediyorum. Objektif ve adam gibi gazetecilik yapmanız kafi. SAĞLIK ÇALIŞANLARINA SELAM OLSUN.

CORONALI
CORONALI - 3 yıl Önce

abe sağol.Allah senden razı olsun.anamı babamı aşılatmaya ta selendiye gittik emme sayende geldi.hemşireler dokturlada sana teşekkür etsin aslında.buhastalıktan kurtulam işAllah