NİSAN VE MAYIS AYINDA MAHSUP EDİLMEYENLER HAZİRAN’DA MAHSUP EDİLDİ

Basın toplantısında Manisalı vatandaşların özellikle Haziran ayı faturalarına tepkisine açıklık getiren MASKİ Genel Müdürü Başaran, pandemi dönemindeki Nisan ve Mayıs aylarında su sayacı okumalarının yapılmadığını, faturaların geçtiğimiz aylarda kullanılan su tüketimine göre faturalandırma yapıldığını, ancak vatandaşların kıyaslamaya göre yapılan faturalandırmalardan daha yüksek miktarda su tükettiğini belirterek, Nisan ve Mayıs aylarındaki fatura farklarının Haziran ayına yansıtıldığını söyledi.  

MASKİ’nin pandemi sürecinde faturalarında yüzde 50 gelir kaybı yaşadığını kaydeden Başaran, “Haziran ayı bir mahsup ayı gibi düşünün. Nisan ve Mayıs ayında kullanılan, tüketilen, ancak mahsup edilemeyen su miktarlarının ücretlerini Haziran ayında alıyoruz. İsteyen 2 taksitle ödeyebilir. Temmuz ayında zaten normal fatura düzenine geçeceğiz. Görecekler herkes faturasını. Ben özellikle rica ediyorum. Lütfen herkes faturasını eline alsın, faturasına baksın. O gelen faturası ile sayacındaki rakamı da görsün istiyorum. Yani öncelikle en son tüketimine ve daha sonra faturanın en son okunduğu su tüketimine bir baksın. İki arasında kaç metreküp su kullandığını görmüş olacak. Farkı kendileri de görebilir’’ dedi.

HATA YAPTIKLARINI KABULLENDİLER

MASKİ Genel Müdürü Başaran, pandemi döneminde Nisan ve Mayıs aylarında su su sayaçlarının okunmayarak faturalandırma yapılması konusunda hata yaptıklarını dile getirerek, “Önümüzdeki süreçte eğer bir pandemi dönemi daha yaşanırsa, bu sefer personellerimizi sahada sayaç okumaktan geri çekmeyeceğiz. Geçtiğimiz süreçte bunun sıkıntısını gördük. Bu şekilde halkı daha zor duruma düşürdük. İstemlerimizin dışında farklı şeyler oldu. Böyle şeylerin yaşanmasını istemezdik. İnsanlara yüklü faturalar gelmesini istemezdik.’’ ifadelerini kullandı.

SUYA İNDİRİMLE İLGİLİ; “HİÇ KİMSE BÖYLE BİRŞEY YAPAMAZ’’

MASKİ Genel Müdürü Şehnaz Başaran, basın toplantısında gazetecilerin ‘Suya indirim olacak mı? sorusuna şu yanıtı verdi;

“Bazen gelirlerin üzerine çıkıyor gider, onu da borçlanma olarak alıyoruz. Genellikle de öyle oluyor. 100 birim gelirim var diye siz bunu bütçe olarak koyduğunuzda ne meclisin, ne büyükşehirin ne MASKİ’nin böyle bir yetkisi yok. Gelir azaltıcı işlem yapamazsınız. Siz o bütçeyle yatırımlarınızı planladınız. Hangi arıtmaları, hangi içme sularını, hangi kanalları, hangi depoları, hangi dereleri yapacağınızı planladınız. Bunun bütçesini de sundunuz. Bununla ilgili kredi taleplerinizi de yaptınız. Bununla ilgili meclisten kredi onaylarınızı da aldınız. Ondan sonra da sen diyosun ki; ‘Kardeş ben suyumu düşüreceğim. Bunu indireceğim. Yatırımlarımın da yüzde 50’sini indireceğim.’ Hiç kimse böyle bir şey yapamaz. Mümkün değil, yapamazsınız zaten. Gelir azaltıcı bir işlem yaptığınız takdirde yargılama aşaması bile var. Yapamazsınız bu işi.”