Ne Özeli Yahu Genel Bu Genel!

2008-2012 yılları arasında bazı siyasetçiler ve gazeteciler, bizzat devleti yönetenlerin verdikleri emirle güvenlik güçleri tarafından izleniyor, sesleri ve görüntüleri kayda alınıyordu!
Süreç, dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın ve MHP Başkanlık Divanı üyesi 9 siyasetçinin istifasıyla sonlanmıştı. Bu olay Türk Siyasetinde deprem etkisi yaratmış ve gerek dönemin siyasetçileri, gerek basın patronları ve gerekse iş dünyasının önde gelen kişileri, AKP’nin yapabileceklerinden korkmuşlar, sinmişler, adeta dillerini yutmuşlardı.
Uzun süren yargı safhasından sonra, bu eylemleri gerçekleştiren Polis Müdürleri, İstihbaratçı Polisler ve çilingirlere kadar çok sayıda kişi tutuklanmıştı. 22 olay da aydınlatılmıştı.
Fakat ne hikmetse tıpkı FETÖ olayında olduğu gibi bu olayda da bir tane AKP’li siyasetçinin adı geçmemişti! İşin siyasi ayağı, yani emir veren ortada yoktu!
Sonuçta, insanların özel hayatları, siyasi hayatları, meslek onurları paramparça edilmiş ve siyaset-medya, AKP tarafından yeniden düzenlenmişti!
O tarihte Başbakan olan Erdoğan mitinglerde aynen şunları söylüyordu;
“Kendi eşiyle mi olmuş ki? Özel değil, özel değil, genel bu genel. Genel bir ahlaksızlık örneğidir bu yapılanlar. Bahçeli de diyor ki, AKP insanların özeline giriyor. O zaman kaseti çıkan milletvekillerini niçin istifa ettirdin? Niye sahip çıkmadın?

ÇÜNKÜ BAŞINA GELECEĞİ BİLİYORDU DA onun için…”
Erdoğan’ın bu sözlerine biraz sonra geleceğiz!
Geçen hafta, Damat Berat Albayrak ile Özge Ulusoy adlı kadın arasında var olduğu iddia edilen haberler, sosyal medyada en çok izlenenler arasına girdi.
Olayın üzerinden bir hafta ve bir İstanbul Belediye seçimi geçmesine rağmen taraflarından kamuoyunu tatmin edici açıklamalar göremedik.
Olay, Özge Ulusoy için “özel yaşamıdır ve ilişkileri kimseyi ilgilendirmez.” 
Zaten kendisi bir ay evvelki bir röportajında “Ne yapacaktım yani, fakirle mi çıkacam, elbette ki zenginle çıkacaaam. Hem ben paraya ihtiyacı olan biri gibi mi duruyorum” diyerek sanki ülkemizin hazinesinin üstüne oturuyormuş gibi konuşmuştu!
Fakat, olay Berat Albayrak’ın taşıdığı siyasi ve ailevi sorumluluklar yüzünden, onun özeli değildir. Bu olay en ince detayına kadar Türk Milletine açıklanmalıdır. Çünkü Berat Albayrak’ın olayı özel değil, kayınpederinin dediği gibi kelimenin tam anlamıyla geneldir, genel!
Damat Bey, Türk Hazinesinin Türk Maliyesinin ve tüm varlıklarımızın aktarıldığı Varlık Fonunun tepesinde oturmaktadır. Böyle bir vahim olayın doğru olmaması en samimi temennimizdir.
Berat Albayrak, şunu yapamaz!
Bu konuda susamaz. Çünkü susmak, kabullenmek demektir. Kabullendiği anda hemen istifa etmelidir.
Açıklamasında yardımcı olmak için bazı noktalara dikkat çekmek isterim;
-Bu kumpası kuran kişi, tek vuruşla hem Damat hem de Kayınpeder sonrasını düzenlemeyi hedeflemiş olabilir!
-Bu kişi, istihbaratçılara emir verebilecek konumda biri olabilir!
-Bu kişi, Damada omuz atacak kadar güçlü biri olabilir.
-Medyaya servis edilen Mahinur kızımızın mezuniyet tarihi 14 Haziran 2019 dur.
-Mahkeme’ye erişim engeli için yapılan başvuru tarihi 18 Haziran 2019 dur.
-Mutlu aile fotoğrafının basına servis ediliş tarihi 22 Haziran 2019 dur.
-Açıklama yapılırken, tarihlerin ve olay gününün uyum içinde olması gerekir.
-Bir de, bu olayı sızdıran soysuz kişilerin elinde daha başka renkli fotoğraflar olup olmadığı kontrol edilmelidir. Bence, yeni bir “İstanbullu Gelin” dizisi çekecek kadar malzeme vardır.
Gelelim Erdoğan’ın, Bahçeli için “Başına geleceği biliyor da onun için” sözüne!
Sizce, Sayın Bahçeli’yi;
İdam urganından, AKP yorganına / Beka’dan, bekaa ’ya / Fitilden, Mitile / Demirtaş’tan, Apo’ya kadar sürükleyen olay, “Başına geleceği biliyor da ondan” sözünde mi yatmaktadır?
Halkın Filozofu Bergamus der ki;
-Bu devirde Allah hesabı öteki dünyaya bırakmıyor, bu dünyada görüyor!
-Bir yöneticide küçük baş, büyük başa hükmediyorsa, o baş mutlaka yanar, onu seçtiren de görevlendiren de yanar…
Çok mu özele girdik? Ne özeli yahu? Özel değil, genel bu genel…
Sağlık ve başarı dileklerimle. 

25 Haziran 2019
Rifat Serdaroğlu

YORUM EKLE