TÜİK tarafından açıklanan sağlık harcamaları istatistiklerini değerlendiren CHP’li Bakırlıoğlu yaptığı açıklamada; yüksek enflasyon ve yüksek döviz kurunun olduğu bir ülkede TL cinsinden harcamaların artması doğaldır fakat asıl bütçeden ve GSYH’dan sağlığa ne kadar pay ayrıldığına bakılması gerekiyor.
Artan ve yaşlanan nüfus, hızlı gelişen teknoloji, gelişen bilgi kaynakları, hastaların ve hizmeti sunanların en son teknolojiden yararlanma isteği, yaşam süresinin uzaması, artan kronik hastalıklar ve hizmete kolay ulaşılma isteği sağlık harcamalarının artmasına neden olmaktadır.
Bu şartlarda toplam sağlık harcamaları 2022 yılında bir önceki yıla göre %71,5 artarak 606 milyar 835 milyon TL'ye yükseldiği, genel devlet sağlık harcaması %65,4 artarak 463 milyar 516 milyon TL'ye ulaştığı belirtilmektedir.
Toplam sağlık harcamaları içerisinde devletin harcamalarının payı azalırken özel sektörün harcamaları artmıştır.
Hane Halklarının Sağlık Harcaması Arttı
Sağlık harcamalarındaki en fazla artış ise hane halklarının sağlık harcamalarıdır. Toplam sağlık harcamaları içerisinde hane halkları harcamalarının payı yüzde 15,9’den, yüzde 18,5’e yükselmiştir.
56 milyar liradan 112 milyar liraya yükselmiştir. Harcamalar tam iki kat artmıştır ifadelerine yer verdi.
Sağlık Harcamalarının Payı 1999 Yılının Gerisinde Kaldı
Sağlık harcamalarının TL cinsinden 2002 yılından sonra rakamların yüzde kaç arttığının fazla bir önemi olmadığını vurgulayan Bakırlıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü. Bizim asıl bakmamız gereken; sağlık harcamalarının Gayri Safi Yurt Hasıla içindeki payı ve bütçe içerisinde sağlık harcamalarının payıdır.
Merkezi bütçe içerisinde 2022 yılında toplam sağlık harcamaları yaklaşık 305,3
milyar TL olarak gerçekleşmişken, 2023 yılında 588,2 milyar TL olarak gerçekleşmesi tahmin edilmektedir.
Bütçede Sağlığın Payı Azaldı
2024 yılı bütçesinde sağlığa 931 milyar lira ayrılacağı belirtilmektedir.
Bütçe içerisinde sağlık harcamalarının payı 2022 yılında yüzde 10 iken 2023 yılında yüzde 8,9’a, 2024 yılında ise yüzde 8,3’e düşecektir.
TÜİK’e göre; GSYH içerisinde sağlık harcamalarının payı;
1999 yılından 2008 yılına kadar yükselme eğiliminde, yüzde 4,6’dan yüzde 5,8’e kadar yükselmiş.
Fakat 2008 yılından itibaren sağlık harcamalarının payı düşme eğiliminde olduğunu görüyoruz.
2008 yılında toplam sağlık harcamalarının GSYH’ya oranı yüzde 5,8 iken, 2022 yılında bu oran yüzde 4’e düşmüş. AB ortalaması yüzde 8. Avrupa’da sağlığa gayrisafi yurtiçi hasıladan en az payı ayıran ülkeyiz
Sağlık harcamalarının GSYH içerisindeki, payının 1999 yılının bile gerisinde kaldığını özellikle belirtmemiz gerekiyor.
2021 yılında 472 dolar olan kişi başına yapılan sağlık harcaması, 2022 yılında 430 dolara düşmüştür.
Süslü Politikalar İşe Yaramadı
AKP iktidarının süslü laflarla göz boyama politikalarını sağlıkta da görüyoruz. Sağlıkta dönüşüm programı, beyaz reform, sağlık kurumlarının tek çatı altında toplanması, şehir hastaneleri gibi politikalar vatandaşı hastaneye gidemez hale getirmiştir.
Vatandaş randevu alamadığı için hastaneye gidemiyor. Plan ve Bütçe Komisyonumuzda Sağlık Bakanlığı bütçesi görüşülürken Manisa Akhisar Devlet Hastanesinde 3 hekimin olduğu KBB servisinden bir muayene randevu almak istedik 12 gün sonraya randevu verdi.
Görüntü merkezleri aylar sonrasına randevu veriyor, Hastanelerde bir yıl sonraya ameliyat günü veriliyor.
Hastanede kuyruk bitti deniyor ya, hastalar kuyruğu umutsuzca evlerinde bekliyor.
Vatandaş sağlık hizmeti alamadıktan sonra devasa hastane binaları yapılmasının da bir anlamı yok.
Genel devlet ve özel sektöre göre toplam sağlık harcaması, 2021, 2022
