Tıbbın babası olarak bilinen Hipokrat’ın besinler ile ilgili meşhur bir sözü vardır; “ yedikleriniz ilacınız, ilacınız yedikleriniz olsun.” Bu sözle yediklerinize dikkat ederek hastalıklardan korunabileceğinizi, hastalandığınızda ise yediklerinizi tedavi amaçlı kullanılabileceğini belirtmek istemiştir.
Peki günümüzde gerçekten yediklerimiz ilacımız mı oluyor?
Dünya’da sanayinin artması, teknolojinin gelişmesi, nüfus artış hızının artması, ortalama yaşam süresinin uzaması sonucu kaynakların yetmeme durumu ortaya çıkmıştır. Ülkeler bu duruma çözüm olarak çeşitli fikirler ortaya atmıştır. Ürünlerden maksimum verim almak da bu fikirler arasındadır.
GDO gerçeği
GDO, genetiği değiştirilmiş organizmanın kısaltılmış halidir. Tarım ürünlerinin genleri ile oynanarak minimum tohumdan maksimum verim almak amaçlı uygulanmaya başlanmıştır. Artan nüfusu doyurabilmek için başvurulduğu söylenmektedir.
Hayvansal ürünlerde de benzer durumlar söz konusudur. Hepimizin bildiği gibi tavukçuluk artık sanayileşmiştir. Normalde 6 ay içinde kesilecek duruma gelen piliçler hormonlar, endüstriyel yemler gibi birçok madde ile 40 gün gibi çok kısa bir sürede kesilecek olgunluğa erişmektedir.
Yumurta üretimi de aynı yöntemlerle sağlanmaktadır.
Büyükbaşlarda da durum farklı değil. Melezlenmiş spermler dişi hayvanın rahmine nakledilerek dişi ile erkek hayvan hiç temas etmeden üreme sağlanmaktadır. Bu doğal üreme içgüdüsüne oldukça aykırıdır.
Tamamen sanayi ürünü olan gıdalarda oldukça yaygın kullanılmaktadır. Margarin tamamen yapay olarak üretilmektedir. Karıncalar bile önüne koyulduğunda tüketmemektedir.
Trans yağlar da beslenmemizde geniş yer tutmaktadır. Bu tür yağların kanseri tetiklediğine yönelik birçok çalışma yapılmıştır.
Bu uygulamalar doğanın kanunlarına aykırı gerçekleştirilmektedir. Bence sağlıktan daha çok zehir saçmaktadır. GDO’ lu besinlerin genlerimizi nasıl etkilediği kesin olarak bilinmemektedir.
Ticari amaçla yapılan gıda hileleri de oldukça yaygın. Kar amaçlı birçok firma bu tür hilelere başvurmaktadır. Market reyonlarındaki birçok gıda bundan nasibini almaktadır. Mesela süt ürünlerinin bazılarının sütle alakası bulunmamaktadır. Gıda tarım ve hayvancılık bakanlığı her yıl bu firmaları ve tağşiş yaptığı ürünleri duyurmakta ve yayınlamaktadır. Takip etmeniz yararınıza olacaktır.
Bu hafta bunları işlememdeki amacım sizlerin bunlardan haberdar olarak besin seçiminde ve tercihinde bulunmanızı sağlamak, farkındalık oluşturmaktır. Doğru besin seçimi bize bu yolda yardımcı olacaktır.
Unutmayalım doğa kendisinden alınan herşeyi geri alır!
Aşağıdaki kullanıcı adıyla instagramdayım.
Takip edebilir, sorularınızı sorabilirsiniz.
Sağlıkla kalın!
.jpg)