Babacan’ın yeni partisinin ismi ne olacağı ve logosunun nasıl olacağına ilişkin ise şimdiye kadar dışarıya bilgi sızdırılmadı.
Hükümete yakınlığıyla bilinen Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi, Babacan partisinin isminin ve logosunun hazır olduğunu duyurdu.
Selvi, “İki hafta önce partinin isim ve logosu için öneriler alındı. Sonra bunlar toplanarak bir ankete dönüştürüldü. İsmi, logosu, programı ve tüzüğü hazır” dedi.
Abdulkadir Selvi, partinin ne zaman kurulacağına ilişkin de “Bu hafta sonu ya da önümüzdeki hafta partinin kurulması bekleniyor. ‘Şubat ayına kalabilir’ diyen de var” ifadelerini kullandı.
Selvi, partinin kuruluşu için önce 300 kişiden oluşan 24 ayrı çalışma grubunun oluşturulduğunu, bu çalışmaların ise bir ay önce tamamlandığını belirtti.
Parti çalışmalarını yürütmek üzere Ali Babacan, Beşir Atalay, Sadullah Ergin, Nihat Ergün, İbrahim Çanakçı, Birol Aydemir, Metin Kilci ve Candan Karlıtekin’den oluşan bir “girişim grubu”nun oluşturulduğuna dikkat çeken Selvi, şu ifadelere yer verdi:
“AK Parti muhafazakâr demokrat bir parti olarak kurulmuştu. Gül-Babacan partisinin ise liberal demokrat bir çizgide olacağı söyleniyor Milletvekilleriyle temas kurmadıklarını söylüyorlar ama bağımsız milletvekillerinden birkaçıyla irtibat kurulduğu biliniyor. Bir ara eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrunnisa Gül’ün bir numaralı kurucu olmak istediği konuşuluyordu ama doğrulanmadı.
İki hafta önce partinin isim ve logosu için öneriler alındı. Sonra bunlar toplanarak bir ankete dönüştürüldü. İsmi, logosu, programı ve tüzüğü hazır. Genel merkez binasının ise tadilatı sürüyor.”
Davutoğlu ve Babacan partilerinin ilk sınavının 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimleri olacağını belirten Selvi, şöyle devam etti:
“2023 seçimleri ittifakların seçimi olacak. ‘Cumhur ittifakı’ ile ‘millet ittifakı’ yarışacak. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ilk turda yüzde 50 artı bir arandığı için.
Davutoğlu ve Babacan partilerinin ne kadar oy alacağından ziyade AK Parti’ye ne kadar zarar verebilecekleri üzerinde duruluyor. ‘Yüzde bir-yüzde iki oranında oy alsalar dahi zarar verir’ deniliyor.
Bu doğru.
İktidar dengeleri açısından bu hesapta eksik birkaç nokta var. Artık partilerin aldıkları oy oranlarından ziyade ittifakların oy oranı önem kazandı.”
