16 Kasım’da yapılacak olan Büyükşehir Meclis toplantısından önce ise bizler Akkurt’un son ruh halini bildiğimizden istifanın eşiğinde olduğunu mesleki bir refleks olarak görmüş ve beklemeye başlamıştık.

Meclis toplantısı sürerken beklenen haber geldi. Bir önceki mahalli seçimlerde MHP’den Demirci Belediye meclis üyesi seçilen ve beş yılın ardından AKP’ye geçip, ilk mahalli seçimlerde yine 1.sıradan belediye meclisine ve büyükşehir kanununun yürürlüğü girmesiyle Büyükşehir Meclisine de seçilen Akkurt AKP’deki 21 aylık macerasını bitiriyordu.

Meclis toplantısının bitiminin hemen ardından biliyordum ki gazeteci arkadaşlarımız Akkurt’u boş bırakmayacaklardı. Kendisine bir şekilde ulaştığımda “şu an Demirci’ye gelmek için yola çıkıyorum,  tek bir gazeteciye açıklama da yapmadım” ifadesiyle beni de böyle bir çalışma düşüncem içinde meslektaşlarımı bu gündem yaratan istifanın sahibinin haberinde atlatacağım için, için için gülümsetmişti aslında.

İstifanın ertesi günü telefonla aldığımız randevunun ardından Akkurt bizleri ofisinde kabul etti.

Gelen giden çoktu ofise randevu saatimiz gelince içerisi bir anda boşaldı, bize “buyurun” dedi.

Bizim önümüzde telefonu onlarca kez çaldı ancak sessize alıp yanıtlamadı.

“Verdiğim karar benim için çok önemliydi. Hizmet için oralarda olunması gerektiğini hatırlattım, anlayan anlar, ben kendime göre böyle bir tercih kullandım ve AKP’den istifa ettim “ diyerek daha biz yerimize yerleşirken söyleşimizin önsözünü yaptı.

“Ben anlatayım sadece dinle, arada soru sorabilirsin” diyerek söze devam ederken röportajla karışık söyleşi çalışmamızın formatını da yine Akkurt kendisi belirliyordu.

CENGİZ ERGÜN BİR HİZMET ADAMI

Akkurt konuşmaya bu başlığı atarak devam etti. Belli ki böyle bir demeç vermeye kendini hazırlamıştı. Karşı tarafın bu işe yoğunlaşmış halini görünce foto muhabiri arkadaşıma işaret edip oturmasını sağladım, dikkatimizi tamamen Akkurt’a verdik.

“Bu fırsatı Demirci olarak kaçırmamalıydık” diye söze devam etti, yerinden kalktı yanındaki dolaptan aldığı elinde kalın bir dosyayı göstererek “ bu kararların içinde Demirci adına yatırım anlamında tek bir karar yok, Allah rızası için bile bir tek yatırım için karar yok, normal belediye kararları dışında bir karar yok” diyerek bize gösterip devam etti.

“Plan bütçe komisyonunda görev yapıyorum, AKP’li MHP’li denmeden ilçe belediyelerden büyükşehire gelen yatırımlarla ilgili rakamlar dudak uçuklatacak rakamlar. Bunların arasında Demirci yok. Buna takılı kaldım. Cengiz Ergün ile bir komisyon toplantısı sırasında bunu konuştum. Başkan Ergün “Demirci istedi de vermedik mi” dedi. İnanamadım. O da bunu anlamış olacak ki. Telefonla genel sekreter Memiş’i komisyon odasına çağırdı. Memiş geldiğinde Demirci’den bir talep gelip gelmediğini sordu. Genel sekreter Memiş ise normal prosedür taleplerin dışında yatırımla ilgili bir teklif ve istek ile gelmediğini tekrarladı.

Ertesi günü Demirci’ye döndüğümde soluğu Başkan Selami Selçuk’un yanında aldım. Kendisine önce yatırım almak için büyükşehire bir talebimizin olup olmadığını sordum. Kendisi “yok” dedi. Bir gün öncesinde Manisa’da yaşanılanları anlattım. Selami Başkan şu an anlıyorum ki halen büyükşehir işlerliliğini ve gerçeğini anlayabilmiş biri değil. MHP’li büyükşehir kafasında bir önyargı, bu yanındaki siyaset yaptığı arkadaşlarının etkisi bunu anladım hemen, “bizim taleplerimizi yerine getirmezler, bizle dalga geçerler Hüseyin ağabey ondan dolayı tek bir resmi talepte bulunmadık “ diyerek ilçe adına kaybedilmiş zamanın açıklamasını yapıyordu aslında.

Talep edilince Cengiz Başkanın geri çevirme gibi bir durumu yok. Demirci-Sındırgı yolu konusunda ben bu iş için büyükşehirde her türlü çalışmayı yaptım ve gerçekleşti. Asfaltlama yapıldı. Yol gelecek yıl standardı yükseltilince daha güzel olacak. Cengiz başkanın kafasında siyaset yapmak yok. Bunu çok iyi anladım. Diyaloglarım ilişkilerim iyi, adamı iyi tanıdım. Demirci Söğütçük Mahallesiyle ilgili Valiliğin talimatıyla ilçe bünyesinde hazırlanmış bir hünnap projesi tesadüfen elime geçti. İnceleyince baktım ki bütçe kaynağı olmadığından dolayı hazır proje rafa kalkmış, bunu aldım üstüne bir önerge yazdım, mecliste bu yöremizde kaliteli yetiştiği belirlenen hünnap fidanlarının ihaleye çıkılıp alınarak Söğütçük yöremizdeki yetiştiricilere hibe yoluyla fidan verilmesini talep ettim. Proje geçti maliyeti 67.200 TL fena mı oldu, gittik bir tören yaptık hünnap fidanlarını üreticiye dağıttık. Bu yöre halkına bir hizmet değil mi?

Padişahbet class="MsoNormal">OTOPARK PROJESİ VE KENT MEYDANI DEMİRCİ İÇİN ÖNEMLİ BİR YATIRIM BU HİZMET ALINMALIYDI

Eylül ayından önce büyükşehirin Demirci’de bir kent meydanı ve 227 araçlık bir otopark yapması söz konusu. Bunun önemini Demirci Belediye meclisindeki arkadaşlar ve başkan dâhil kimse anlayamadı.

Ben Eylül ayı meclisinde bir önerge verdim. Bu projenin yapılabilmesi için büyükşehire yer tesliminin yapılması gerekiyordu, bunun meclis kararı ile verilmesini meclise sundum. 90 gün bu önergem komisyona gel git yapıldı.90 gün sonundaki Kasım ayı meclisinde ise adeta Demirci’ye bu hizmetin yapılmaması için her türlü zorluklar çıkarıldı. Şartlar ağırdı. Hiç kimse bu şartlarda bu yatırımı buraya getirmez. Yapılmayan dükkânın kira geliri istenir mi, sunulan büyükşehir projesinin formatından uzak projenin içine müdahaleler yapıldı. Bu şartlarla bu yapılacak projenin anlayışı bile çok farklı. Demirci’ye günah değil mi? Bu en az 10 ila 15 trilyon arasında bedeli olan yatırım kaçırılır mı? Bu proje Demirci’nin geleceğinde önemli bir projeydi.

Meclisteki partili arkadaşlarım bu işin ciddiyetinde değiller. Meclis toplantılarından önce sadece 10 dakikalık görüşmelerle bir memleketin geleceğine karar verilir mi?

Bu projenin karara bağlanacağı meclis öncesi toplantıda bir meclis üyesi arkadaşın “bunlara bunu yaptırmayalım başkanım” diyerek Selami Başkana meclis öncesi konuşmasını ömrüm boyunca unutmam mümkün değil.

BU SÜREÇTEN ÖNCE İL BAŞKANINA VE MİLLETVEKİLLERİNE 5 SAYFALIK MEKTUP YAZDIM.

Ben meclise seçildikten sonra bu siyasi anlayışı gördüm. Büyükşehir’deki toplantılarda da bunu gördüm. Oturdum bir mektup yazdım. Demirci’nin Tayyip Erdoğan’ı, Davutoğlu’nu AK partiyi sevdiğini, bunu verdikleri oylardan görebilirsiniz diye belirttim. Demirci Belediye meclisinde büyükşehir ile ilgili düşüncelerin yatırımlara ilçeye hizmet alımlarına engel olduğunu. Bu kayıp zamanın ilçenin gelişmesini önlediğini, hükümet yoluyla bu yatırımların yapılmasını veya bu anlayışın değiştirilerek onların müdahalesi ile başkan Selçuk ve meclis üyelerinin bu konuda uyarılması gerektiğini yazdım. Bu mektupta birçok konuyu detayıyla anlattım, rahatsızlıklarımı, Demirci’nin kayıplarını anlattım.

Bana bir tek geri dönen kişi AK parti Manisa İl Başkanı Zülfikar Gürcan oldu.

Ancak bu sorunları çözmeye onun da gücü yetmedi.

BEN MALİ MÜŞAVİRİM BU TÜR YATIRIMLARIN PARASAL KAYNAĞININ NE OLDUĞUNU HERKESTEN İYİ BİLİRİM

Akıncılar Mahallesinde İhsan Temel döneminde Zafer Kalkınma Ajansıyla bir proje gerçekleştirilip oraya bir düğün salonu ve kompleks aktivite merkezi inşaatına başlandı. Bu projenin yarı parasını ajans verdi belediye inşaatı bir yere kadar getirdi. O sırada mahalli seçimler yapıldı. Biz belediyeyi kazandık. Ben bir önceki mecliste de meclis üyesi olduğum için bu proje ile ilgili detayları en iyi bilen kişiyim. Bu projeyi akıl ve mantık dışı bir yaklaşımla sırf İhsan Temel başlattı diye Zafer Kalkınma ajansıyla anlaşmayı bozdular. Bunu bizzat Selami Selçuk kendisi yaptı. Fakat ülkemiz hukuk devleti ajans verdiği parayı ve masraflarını istedi hukuki süreç başlatacaklardı bu parayı ödediler. İnşaatı yapan müteahhit ile de anlaşmayı bozup bozma bedelini ödeyip onu da saf dışı bıraktılar. Kredi Yurtlar Kurumuna burayı vermek için gittiler ama bu kurum “buradan yurt binası olmaz” diye cevap verdi. Bu proje döneminde iyi düşünülmüş bir projeydi bitirilseydi, halkın hizmetine alınsaydı fena mı olurdu. Şu an da bu bina atıl bir şekilde kaderiyle baş başa bırakıldı. Yazık değil mi? Siyasetin bu kirli yüzünü hizmet ederken görmek beni çok rahatsız ediyor. Hizmeti engelliyor. Buralar bu makamlar geçici, dönemimiz içinde hizmeti yapabildiğimizce yapalım ve çekip gidelim, arkadan hayır dua ile bizleri ansınlar istiyorum.

Daha anlatacak çok şey var ancak şu an bunları anlatabiliyorum.

Ben tüm bu rahatsızlıklarım yüzünden AKP’den istifa ettim. Şu an büyükşehir ve Demirci belediye meçlisinde bağımsız meclis üyesi olarak görev yapacağım. Ben yine Demirci’nin yararına işlerde yer alacağım. Hemşerilerim beni iyi tanırlar Hüseyin Akkurt hizmetin olduğu yerde hep bulunmuştur. Ben meclis üyesi olarak bana sağlanan haklar içinde her iki mecliste de yine Demirci için çaba sarf edeceğim.”

Çaylar geldi garson servis ederken bile Akkurt sözlerini sürdürdü. Vallahi konuşmasını bölerim diye çayın şekerini bile karıştırmaktan çekindim. Kaşığın bardakla buluştuğu an çıkan ses olurda dikkatini dağıtırdı. Çaylar buz gibi oldu önümüzde Akkurt devam ediyordu.

BÜYÜKŞEHİR MECLİSİNDE GÜZEL ÇALIŞMALAR OLUYOR

CENGİZ ERGÜN SİYASET DEĞİL HİZMET EDİYOR

Bu kent meydanındaki dükkânları istiyor bizimkiler ya arkadaş bitmeyen inşaattan, dükkândan kira geliri veya dükkân istenir mi? Cengiz Başkan böyle konuların zaten farkında bir başkan. Meclis’te geçenlerde Ahmetli belediye başkanı söz aldı. Büyükşehirin Ahmetli’de dükkânı varmış. Onun kira gelirinin Ahmetli belediyesine verilmesini istedi. Adam anında oyladı ve verdi. Ahmetli belediyesi AKP’li vermese vermezdi. Ama Cengiz Ergün iş hizmet olunca siyaset yapmıyor buna herkes şahit. İşi şıranasından çıkaranlar, mecliste çeşitli taktiklerle engellemelere ve yargıya gidip hizmete engel olanlar bizim Demirci Belediye meclisindeki anlayışın aynısı aslında.

Ben istifamı verirken şahsi olarak bir ikbal peşinde olmadım. Seçimler yapılalı 2 hafta olmuş benim partim ülke genelinde yüzde elli almış, Demirci’de 1. parti çıkmış, belediye kendi partimde niye istifa edeyim? Benim konumuma gelmiş bazı siyasiler bu tür hesapları yaparlar benim böyle bir kaygım yok. Ben hizmete yatırıma Demirci’nin geleceğine engel olan bu zihniyeti protesto etmek için istifa ettim. İşi düzeltmek, bu siyasetle hizmet arasındaki ince çizginin farkını anlatabilmek için tüm bildiklerimi söyledim. Tüm gayretimi gösterdim, ancak sıfırı tükettim anlatamadım. Bunun için istifa etme seçeneğini seçtim. Buradan sizin aracılığınızla tüm Manisa’ya da bir mesajım olacak. Büyükşehir Belediye Başkanım Cengiz Ergün geçenlerde mecliste bir ifadede bulundu dedi ki “Biz siyasetçi değil, belediyeciyiz, bizim işimiz hizmet olmalı. Bu sözün altına imzamı atıyorum ve tekrarlıyorum. Bizim işimiz hizmet. Tüm Hemşerilerime saygılar sunuyorum.

Akkurt önünde buz gibi olmuş çayını bu sözün arkasından büyükçe yudumladı.

Söylenecek söz, sorulacak soru yoktu. Kalkmak için müsaade istedik. Kapıya kadar bizi çıkardı ve son sözü manidardı “Demirci’de siyasette bir Akkurt vardı diyenler bulunur elbet”

HABER VE FOTOLAR- Mustafa Temiz-DEMİRCİ