Ailesi cezaevinde olan çocuklara nasıl yaklaşılmalı?

Ebeveynlerden birinin veya her ikisinin cezaevinde olmasının çocukların duygularında değişmelere neden olacağını dile getiren uzmanlar, bu çocukların duygularını ifade edebilmesi, kapsanması ve anlaşıldığını hissetmesinin de oldukça önemli olduğunu söylüyor. Cezaevinde olan ebeveyn/ebeveynlerle düzenli görüşmelerin yapılmasının önemine değinen Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, “Telefon görüşmeleri, mektuplaşmalar veya açık görüşlere çocuğun da katılması ilişkinin sürmesi ve güçlenmesini sağlayacağı gibi hükümlülüğün sona ermesinde de daha kolay uyum sağlamalarına yardımcı olur.” dedi. 

Ailesi cezaevinde olan çocuklara nasıl yaklaşılmalı?

Telefon görüşmeleri veya açık görüşlere çocuğun da katılması önemli Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, çocukların, anne babadan birinden ya da her iki ebeveynden aynı anda ayrılmasını değerlendirdi.

Çocukların sağlıklı gelişimi için düzenin her zaman çok önemli olduğunu vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, “Ani ayrılıklar yetişkinler için travmatik olabiliyorken çocuklar için etkileri daha yoğun olabiliyor. Çocuğun içerisinde bulunduğu gelişim dönemine göre; bazen olayı anlamak, neden sonuç ilişkisi kurmak onlar için çok daha zor olabiliyor. Belirsizlik çocuklar için endişe ve kaygıyı arttırırken bu belirsizliğe neden olan durum anne ve babadan ani, beklenmedik bir ayrılık olduğunda çocukların kaygısı çok daha yoğun bir şekilde artabiliyor.” dedi.

Ayrılığın sebebi ebeveynlerden birinin veya her ikisinin cezaevine girmesi ise ne yapılmalı?

Ani ayrılık durumlarında çocuğun güvenliğinin, düzeninin ve rutininin devamlılığını sağlamanın önemine işaret eden Aydoğdu, şöyle devam etti:

“Çocuğun ayrılığın nedenine dair yalın, sade, basit ve anlayabileceği düzeyde bilgilendirilmesi önemli. Ayrılığın sebebi ebeveynlerden birinin veya her ikisinin cezaevine girmesi ise; yakalanma, cezaevine girme, mahkeme süreçleri ve hükmün verilmesi gibi uzun ve zorlayıcı süreçler içerisinden geçerken çocuğun duyguları da her bir sürece göre değişebilir. Değişen süreçler değişen duygulara neden olur. Bu sebeple çocuğun duygularını ifade edebilmesi, kapsanması ve anlaşıldığını hissetmesi de oldukça önemli.”

Açık görüşlere çocuğun da katılması önemli

Cezaevinde olan ebeveyn/ebeveynlerle düzenli görüşmelerin yapılmasının önemine dikkat çeken Aydoğdu, “Telefon görüşmeleri, mektuplaşmalar veya açık görüşlere çocuğun da katılması ilişkinin sürmesi ve güçlenmesini sağlayacağı gibi hükümlülüğün sona ermesinde de daha kolay uyum sağlamalarına yardımcı olur.” dedi.

Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, bu süreçlerin çocuk için sağlıklı ve istikrarlı bir şekilde yürütülmesi durumunda çocukların psikolojik sağlamlıkları ve dayanıklılıklarının artacağını belirterek sözlerini şöyle tamamladı:

“Bunlarla birlikte; mizaç, bilişsel kapasite, duygu düzenleme stratejileri de bu becerilerin kazanılmasında oldukça önemli. Psikolojik dayanıklılığı iyi olan çocukların ve yetişkinlerin; problem çözme kapasitelerinin arttığı, günlük yaşam içerisinde karşılaştıkları zorlukları aşabildikleri ve diğerleriyle ilişki kurmakta zorlanmadıkları görülüyor.”lçakan, hayatıyla ilgili bilinmeyenleri anlattı. Oyuncu olmasına izin vermeyen babasını Zeki Alasya’nın ikna ettiğini söyleyen Nalçakan, “Bursumun yarısını onun ödediğini de vefatından sonra öğrendim” dedi.

Oyuncu Celil Nalçakan, Sibel Arna’nın YouTube programı “Ne Olursan Ol Rahat Ol”a konuk oldu.

Hayatının bilinmeyenlerini anlatan Nalçakan, babasının oyuncu olmasına izin vermediğini, hayaline usta sanatçı Zeki Alasya sayesinde kavuştuğunu söyledi:

Ailemden gizli TÜRVAK burs sınavına girdim ve kazandım. Babam öğrendiğinde beni okuldan almaya geldi. Tam merdivenlerden inerken Zeki Alasya ile karşılaştık. Babama ‘Feridun Bey sizin oğlunuz oyuncu. Siz izin verirseniz şimdi yapar. Siz de bunun tadını çıkarırsınız. Vermezseniz siz terk-i diyar ettiğinizde yapacak’ dedi. Babam anında ‘Peki’ dedi. Benim 13 yılda yapamadığım şeyi Zeki Baba 13 saniyede yaptı.”

‘BEN ÖDEYECEĞİM AMA SÖYLEMEYECEĞİZ’ DEMİŞ

Celil Nalçakan, bursunun yarısını Zeki Alasya’nın karşıladığını da sanatçının vefatından sonra öğrendiğini açıkladı:

“Zeki Alasya vefat ettikten çok sonra öğrendiğim bir gerçek var. Ben okula yüzde 100 bursla kabul edildiğini zannediyordum. Meğer yüzde 50 burs kazanmışım. Zeki Baba demiş ki; ‘Yüzde 50’sini ben ödeyeceğim ama bu çocuğa söylemeyeceğiz’. Keşke bir izin olsa da beş saniyeliğine yanına gidip elini öpebilsem."
 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER