Sahte Belgelerle Hayvan İthalatı

CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu sahte evrakla hayvan ithalatı ile ilgili yaptığı açıklamalarla ülke gündemine girdi. “Cumhuriyet Halk Partisi olarak konunun takipçisi olacağız.” Diyen Bakırlıoğlu açıklamasını şöyle sürdürdü.

Sahte Belgelerle Hayvan İthalatı

Kurban bayramı öncesi sahte veteriner sağlık sertifikaları ile canlı hayvan ithal edilmesi ve bu hayvanların yurda sokulması tam bir skandaldır.

İthal edilen besilik danaların İspanya’nın yasaklı yani salgın hayvan hastalığı nedeniyle hayvan ihracının yasak olduğu bölgeden çıkarıldığı iddiası yabana atılacak bir konu değildir.

Tarım ve Orman Bakanlığı, bu sahteciliği tespit etmiş fakat İskenderun limanına getirilen 2939 baş besilik dana ülkenin değişik bölgelerindeki işletmelere dağıtılmış.

Eğer bu hayvanlarda herhangi bir salgın hastalık varsa, bu hayvanların gittikleri bölgelerdeki sağlıklı hayvanlar da risk altında.

Sahtecilikle suçlanan ithalatçı firmanın son iki yıl içerisinde Brezilya, Uruguay ve İspanya’dan 228 bin baş canlı hayvan getirdiği düşünüldüğünde skandalın boyutu daha da büyük maalesef. 

Hayvancılık işletmelerine dağıtılan bu hayvanlarla ilgili nasıl bir işlem yapıldı bilmiyoruz.

İthal edilen 2939 baş besilik dana işletmelere dağıtıldıktan sonra Bakanlığın TÜRK-VET sistemine kaydı yapılarak millileştirildi mi?

Karantina süreçleri nasıl işliyor, bu hayvanların gittikleri bölgelerde herhangi bir salgın hayvan hastalığı çıktı mı?

Bu firmanın arkasında kimler var, siyasiler, bürokratlar başka kimler destek veriyor?

Bakanlık mutlaka bir açıklama yapmalı.

Sahte veteriner sağlık sertifikaları ve hastalıklı hayvan ve hayvansal ürün ithalatı yüzünden hayvancılığımız için çok büyük bir tehlike altında.

Salgın hayvan hastalıklarının yayılmasındaki en önemli etken hayvan hareketleridir.

Dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de hayvan hareketleri konusunda mevzuatımızda sert tedbirler alınmıştır.

Maalesef gümrük kapılarımız hastalıklı hayvanların rahatça girebildiği yol geçen hanına dönmüştür.

Geçen yıl Brezilya'dan ithal edilen 4 bin baş büyükbaş hayvanın bulunduğu Gölbaşı'ndaki özel çiftliğin şarbon hastalığı şüphesiyle karantinaya alınmış olması hastalıklı hayvanların ilk defa getirilmediğini gösteriyor.

AKP’in yanlış politikaları yüzünden hayvancılık bitme noktasında.

Canlı hayvan ve et ithalatı ile durumu kurtarmaya çalışıyorlar. Milyonlarca canlı hayvan ithalat yoluyla ülkeye sokuldu, on binlerce ton et ithal edildi. Ne et fiyatları düştü, ne de hayvancılığımız bir adım ilerledi.

Türkiye hayvancılıkta net ithalatçı ülke olarak tamamen dışa bağımlı hale getirildi.

Kötü niyetli firmalar yüzünden yabancı ülkelerin elinden çıkaramadığı hastalıklı sağlıksız hayvanlar ülkemize getiriliyor.

Getirilen besilik danalar bir süre sonra mezbahalara kesime gidecek ve bu sağlıksız etler vatandaşın tüketimine sunulacak.

Ülkemiz hayvancılığı için kötü bir durum.

Ayrıca bu firma aracılığı ile yurt dışından besilik dana getiren hayvancılık  işletmelerinin sahtecilik nedeniyle oluşacak zararlarının da karşılanması gerekmektedir.

Hayvansal ürünlerin insan beslenmesindeki tartışılmaz gereksinimi hayvan sağlığının önemini artırmaktadır.

Hayvan sağlığının güvence altına alınamadığı bir ortamda insan sağlığını korumak ve gıda güvenilirliğini temin etmek mümkün değildir.

Hayvan sağlığı tesis edilemediğinde hayvan hastalıkları nedeni ile hayvancılık sektöründe ciddi verim kayıpları oluşmakta, insan sağlığı olumsuz etkilenmektedir.

Cumhuriyet Halk Partisi olarak konunun takipçisi olacağız.

Mecliste kabul edilen yüzlerce sayfalık 11. Kalkınma planında bir kez bile “hayvan” kelimesi geçmiyor. 2019-2023 yılları arasında hayvancılıkla ilgili hiçbir şey yapılmayacak. Bu plan hükümetin hayvancılığı gözden çıkardığını yok aydığını gösteriyor.

Türkiye hayvancılık politikalarını değiştirmeli.

Ülke olarak hayvan varlığımızın artırılmasını önceleyen ulusal bir hayvancılık politikasını uygulamaya koymalıyız. 

Güncelleme Tarihi: 26 Temmuz 2019, 13:24
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER