Toplantının tek gündemi var.
1) Belediyemiz personel giderleri ve hizmetlerinde kullanılmak üzere İller Bankasından kredi kullanılmasının görüşülmesi..
Başkan Selçuk yine borçlanmaya gidiyor.

Demirci Belediyesi tarihinde görülmemiş bir borç batağının içine sürüklenmeye devam ediyor.
Bir defa bu meclis toplantısının gündemi olan personel giderleri Başkan Selçuk'un yine istikrarsız yönetim şeklinin bir başka kötü örneği. Zira başkan 657 sayılı statüde çalışan memurlara "bütçeye yük getiriyorlar" diye gerekçe gösterip, "emekli olun" demiş, olmayanlara da mobing uygulamış, davalık olmuş veya mobing sonucu emekli olmak zorunda kalanlar, alt üst olan hayat planları sonucu travma geçirmişlerdi. Giderken ah edip gidenler, beddua okuyanlar da olmuştu. Hatta bir ziyaret sırasında Sındırgı Belediye Başkanına "ben memurları emekli ediyorum, bütçeye yük bunlar, sen de öyle yap" diye akıl bile vermişti. Oysa görüyoruz ki, akıl verdiği başkan daha becerikli, daha akıllı ve daha başarılı çıktı. Akıl veren Başkan Selçuk ise adliye koridorlarında, banka kuyruklarında ve Genel Müdürleri seccadeyle ziyaretler de süre bitiriyor. Kırmızı mühürlü İçişleri Bakanlığından gelen zarflar, eli çantalı müfettişler ve muhakkikler kapısından eksik olmuyor.
Kafasına göre takıldı, yandaşlarını belediyeye doldurdu, "hani tasarruftu ?" diye sormak geliyor insanın içinden.
Memurlar gitti, kendi tayfasını doldurdu, şimdi para yok, İller Bankasından personel giderleri ve hizmetleri için kredi kullanma işini meclise getiriyor.
Başkan, borçlanma yetkilerini son meclis görüşmelerine bakılırsa görülecektir ki, epey artırdı. Her defasında da yetkiyi kullandı, belediyeyi borçlandırdı. 
Demirci Belediyesinin kaynaklarını kötü kullandı, mirasyedi gibi hep birlikte saldırdılar. Ayakçısı, düdütçüsü, cazgırı götürdü.
Paralar suyunu çekti.
Panayır işlerini takip etti. Satılan ürünlerin belediyeye girişi çıkışı yok. Eşin dostun post cihazları kayıt dışı ekonomi anlamında belediye görseli üzerinden ceplere kartlandı. Bununla ilgili konu yargıda. Bununla ilgili tek satır açıklama gelmedi.. Yine susmayı yeğledi, yani suskunluk suçu ikrar meselesi..
Alan aldı, belediyeye çalışmaya giren, ticaret erbabı oldu.
Her türlü alım satım işini bizim bildiğimiz belediyede hesap işleri müdürlüğüne bağlı alım satım birimi yapar, Selçuk döneminde hünnaptan klimaya, araba parçasından, çikolataya, hediye paketlerine, hatta kalorifer peteğine varıncaya kadar bu işleri kapının önlerini bekleyenler yaptı.
Demirci belediyesi kredi borç aldı, Kaçak Kent Meydanı yarım kaldı. Çünkü adı üstünde hem kaçak hem yılık. Yargı "dur" dedi. Pisliği büyükşehire temizletmeye kalktı, ancak yargı kararına rağmen büyükşehir ne yapıversin. O enkaza gömülen paralar heba oldu.
Kaplıcaya Kaçak Kongre merkezi yaptı. Yargı "dur bakalım" dedi. İşin resmiyeti tamamlanmamış, adam orman arazisini işgal etmiş, Orman mahkemeye verdi, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun da canına yetti demek ki, Selçuk hakkında önüne gelen ihbarlar, bu mahkeme işine soruşturma izni verdi.
O işte yarım kaldı. Paralar gitti hizmete dönmedi. Oradan da götüren götürdü, işi yapanlardan parasını alamayan yok. Ama kaçak, ama orman arazisi, mahkeme kararı yıkım kararı yakında çıkar.
7 milyon TL ile Kaçak kent merkezine kazıklar çakıldı. Özel şahsa ait parselin üstüne kamulaştırma yapmadan, kanunsuz nizamsız o ucube binayı kondurdu. Yargı "dur" dedi. 
Şimdi orası da eski haline getirilecek, yargı kararının üstüne başka karar olmuyor. Bizim adam, bizim partili başkan işini de yemedi bakan. Soruşturun bu Selami Selçuk'u dedi imzayı bastı.
Kaçak Balık Pazarı yaptı. Oranın ada parsel numarası yoktu, ittifak olana kadar balıkçı esnafına küflü tankerle su taşıdı, balıklar o suyla yıkandı, satıldı. Zira ada parseli olmayan kaçak yapıya Maski abonelik veremedi. Kanun veremezsin dediği için.
Kaçak balık pazarı da Simav gibi sallanıp duruyor. Bazı uç kısımdaki yerler çöktü, göçtü, esnaf çatıları iple bağlamış.. Burası da hazine arazisi, imar planında yol gözüken yerdi. Ama işi kılıfına uydurup deeee iş bittikten sonra kılıf uydurdular. Hazineden burayı kullanım hakkı aldılar.
Orayı yargı göçürmese de kendi kendine göçüyor zaten. Yani paralar yine boşa gitti.
Her iş yarım. Her iş eskilerin deyimiyle şeterefelli. Galericiler sitesi öyle bekliyor, neden para bitti de ondan.
Şimdi personel giderleri için İller Bankasından borçlanma yetkisi isteyecek meclisten, gerekçe personel gideri olunca paketin üstünde cila bu olunca, hem meclisten geçiririm, hem de iller bankasından bu krediyi alırım niyeti gibime geliyor.
Eğer niyet bu değilse de zaten gemi alabora olmuş demektir.
Demirci Belediyesinin kaynaklarını yerinde kullanamayan, ilçenin içini yarım kalan inşaatlarla enkazlara bulayan bir başkan Selami Selçuk.
Mecliste MHP AKP oylarıyla bu geçer, geçer de. MHP'li meclis üyelerine iki kelam yazmak gerekir. Genel merkezinizin ittifak ve AKP'ye destek gerekçesi var diye karga tulumba elleri indir kaldır yapmayın bakalım.
Bak geleceğini çalıyorsunuz memleketin. Mirasyedi gibi belediyeyi borç batağının içine sokarak, kaçıp gideceksiniz. 
Bu memlekette gezemezsiniz, iki lafın birisi size çıkar, bundan sonra. Kulaklarınız çınlar Hastaneden KBB'den çıkamazsınız bundan sonra. 
Siz icraat ortaklığında destek vereceksiniz, günahlarını ve zararlarını da paylaşmakla, bunların kabahatlerini kapatmakla yükümlü değilsiniz. Bu millet sizi bunların yanına "bu AKP'liler, Selami Selçuk ve tayfası "dapdayı dursunlar baken MHP'liler her şeye müsaade etmez " diye seçti oraya bu niyetle oturttu.
Sayın Selami Selçuk ;
Beceremiyorsan, işin içinden çıkamıyorsan istifa et çek git, Demirci'nin geleceğini çalan adam olarak zaten tarihe geçtin, gelecek nesil senin isminin altına neler yazacak merak etmiyor musun ?
Bu kadar borcun altından bu ilçe belediyesi kalkamaz, senden sonra gelecek olan başkanın bile bugünden önünü kapatıyorsun. Sen ne biçim başkansın.. Bir insan bu kadar hata üstüne, inatla hata yapmaya nasıl devam edebilir, bu kadar acımasız olabilir? Demirci'nin bu verdiğin zararlar ve yanlış kararlar yüzünden yenilen hakkını, kimse sana helal etmez.
Kendi partinin hükümetinin İçişleri bakanından hakkında soruşturma izini verilen bir başkan olarak tarihe geçtin, halk diliyle kırmızı kalem yedin, sen yapamazsan bunu yargı zaten yapacak, seni o çok zarar verdiğin Demirci Belediyesinde  tutmayacak.
MHP'li Meclis üyeleri size de son sözüm.. Her şeye eyvallah deme huyunuzdan vazgeçin..Basiretiniz mi, eliniz mi bağlı, çıkın söyleyin..
Göz göre göre bu memleketi niye borç yükünün altına sokan başkana oylarınızla destek veriyorsunuz?
Siyaseti bıraktığınızda, kulaklarınız çınlamasın, caddeden, sokaktan geçerken..Size bir dost önerisi...
Mustafa Temiz
21 Mayıs 2020