Demirci'de Maskesiz Balo-Mustafa Temiz Yazdı

Koronavirüs salgınından beri hiçbir detayı kaçırmadığıma inanıyorum. Beni sosyal medya ve Manisa Son Haber sitemiz üzerinden takip eden okurlarım, bu konuda bana hak vereceklerdir. Süreci yaşarken ve takip ederken, salgınla ilgili Demirci'deki gelişmeleri de çok hassas bir dille resmi anlamda yapılan açıklamalar dışında yazmamaya özen gösterdim. Halkın moral ve motivasyonunu bozan sosyal medyaya yazıyorum diye kusanların pisliklerini bile yeri geldi ben temizledim.

Manisa Son Haber
Demirci'de Maskesiz Balo-Mustafa Temiz Yazdı
selcuk

Bir defa şunu hemen yazmalıyım, bu süreçte benden okuduklarınızın hepsi kaynağı sağlam ve güvenilirdi. 
Haberleri verirken hızımız ve önde gitme sebebim de mesleki ilişkiler ve güvene dayalı bir iletişim sayesinde oluyor.
Bugün Demirci ve maske konusunu sosyal medyadan yazdım. 
Zira süreç öyle bir işliyor ki, maske kesin ilk korunma aracı haline geldi. 
Demirci'deki ilgililerin ve yerel yönetimin ise çevredeki tüm belediyelerin ve kurumların maske üretmek için seferber olmasına rağmen, bir girişim içinde olmayışı dikkat çekiciydi, bunu sorguladım. 
Sosyal medyadan bu bendeki bilgileri sizlerle paylaştım, belli kesimlerden açıklamalar geldi, ilkeli yayıncılık gereği bu açıklamaları cevap hakkı doğduğu için yayınladım. 
Şunu işin başında söyleyeyim, Demirci'de maske üretmek için, alt yapı, eleman sıkıntısı yok.
Sağlık çalışanlarının günlük yaklaşık 250 maske ihtiyacı oluyor.
Bunu bile temin etmek mümkün.
Her türlü girişim yapılmış, ilgili kurullarda bu konu masaya yatırılmış, ancak şu kanaat ağırlıkta hasıl olmuş. "Demirci'de maske üretmeye gerek yok"
Sebep üretilecek maskelerin hijyen olmayacağı.
Halk Eğitim merkezinde gönüllülük esasına dayalı kadro hazırlanmış, hastaneden ve belediyeden malzeme temini halinde üretilebileceği bile konuşulmuş, ancak hijyen olmaz, maske üretmeye gerek yok, kararı alınmış.
Maske konusunda çalışma oldu deniliyor, sosyal medyadan gördük, çalışma hayatının içindeki işletmelere ve kurumlara birer kutu dağıtılmış. Bu stok ne derece yeterli veya talep halinde artanı veriliyor mu ? Bu belli değil.
Dikkatli okurlarım hemen hatırlayacaklardır, ben günlerdir maske üreten kurumları ve belediyeleri sizlerle paylaşıyorum. Bol fotoğraflı bu paylaşımlar hem haber vermek," hem de insanlara "niye benim memleketimde üretilmiyor?" sorusunu akla getirmek. Bu arada bu işin lokomotifliğini üstlenecek olan kurumlara veya ilgililere de ilham kaynağı olmaktı.
Dün gece "Demirci'de maske üretmeye gerek yok" hükmünün şu an için geçerli olduğunu, maskenin Demirci'de üretilmeyeceğini de en yetkin ve en kesin bir dille ifade edilirken de dinledim NOKTA.

SÜREÇ BENİ ÇOK GERDİ, MASKE GERÇEĞİNİ YAŞAYARAK ANLADIM
Salgın Demirci'de kendini gösterdikten sonraki ilk günlerde 74 yaşındaki annem kalça kemiğini kırdı. Ortalıkta virüs kaynıyor, Demirci Devlet Hastanesi'nde karar kıldık, ortopedi uzmanı ameliyat kararı aldı. Gergin süreç başladı. Demirci tercihi zorunluluktu, kötünün iyisiydi bizim için. 
Zira Salihli, Manisa daha riskliydi virüs konusunda, Demirci'de karar kıldık. Ortopedi uzmanının da iyi olması bizi biraz daha cesaretlendirdi. Hijyenimizi tedbirimizi en üst seviyede kendimiz alarak ve takip ederek, annemizi bu süreçten ameliyat olmuş ve virüsle tanışmadan çıkarabilirdik. Kardeşim hastanın başında durdu. Hastamızın riskli yaş grubunda olduğu ortopedik vakamızdan önce virüs riski bize dikte edildi. 
Maske yaşam biçimimiz oldu. 
Kendimizce stok yaptık, zira hastanede hem hastamız ve refakatçi kardeşlerim de risk içine girdiler. Tamamen bilimsel kurallarla ve fazla titizlikle kesinlikle çift maske ile 10 günlük çok geren, her an endişe ile nefes alıp verdiğimiz bir hastane koşulu oldu. 
Hastamız ameliyat oldu, 3 gün daha kaldı.
Sonra taburcu olmak için şartları zorladık, zira o sürede hastaneye gelen ve personellerde de pozitif sonuçlu testler çıkma yoğunluğu da başlamıştı.
Karantinada tutulan hastalarla aynı çatı altında olmamız, her geçen gün sağlık çalışanlarının da bu virüse bulaştığı ve tedaviye alındıkları haberleri adeta ruh sağlımızı bile bozmuştu.
Tedbirleri bir an bile gevşetmedik. Hep maskeli ve sürekli hijyen ortamı sağlarken, hastamıza müdahale sırasında personelin de en az bizim kadar özeni tek tesellimizdi.
Hastamızı ambulans ile evimize taburcu ederek aldık geldik. Hastamızı yatağına yatırdık, gelen ilk haber bizim çıkmamızdan 30 dakika sonra 75 yataklı ve + 25 ile 100 yataklı olduğu söylenen Demirci Devlet Hastanesi acil ve diyaliz servisi hariç kapatılmıştı. Manisa'dan gelen sağlık heyeti yetkisi dahilinde hastaneyi kapatmıştı.
Halen hastanenin acil ve diyaliz servisi hariç tüm bölümleri hizmet vermiyor.
Hikaye çok derin. Şu hassas süreç sona erdiğinde inşaallah bu virüslü hastane sürecini de yazacağım. Sebepleriyle, nedenleriyle, zaafiyetleriyle..Zira ilk etapta umreciler başlığıyla süreci sıfır atlatmış, umrecilerin evde kalma kısıtlılıkları ve sağlık kontrolleri, il dışından gelenlerin kontrolleri olumlu sonuçlanmışken günler sonra hastanede ortaya çıkan virüs ve hastane personellerinin de bu virüsü kapması, Manisa'daki hastanelerde tedavi altına alınması merak edilmeyecek şeyler değil.
Konumuza dönelim. 
Maske konusu benim birebir yaşadığım bir kısıtlılık oldu. 
İhtiyaç halinde eşimizin dostumuzun  desteğiyle çok değişik yollardan eczanede parayla satılması yasaklandıktan sonra bile edinmek için yırtındığımız bir malzeme oldu. 
Evde, hastanede hastamızla birlikte kalan 2 kardeşim ve hastamız yine günlerce maskeyle evin içinde yaşadılar.
Kendimizce karantinayı evde sağlamak zorundaydık. 
Tıp ışığında, uzmanların tavsiyesiyle tedbir amaçlı ilaç aldılar. 
Evde babamız da yaş riskinden dolayı korunmaya dahil oldu. 
Sürekli maske ile kendi evinde yaşamak zorunda kaldı. 
Hastane sürecinin ardından, hastaneden çıkan hastamız ve iki refakatçi kardeşim yine aynı koşullarda iki hafta daha yaşadı. 
Ben dışarıda kalarak riskten uzak süreci dışardan takip etme görevini verdim kendime ancak, hastamız eve gelince maskeyle ve tam hijyen eldivenle sosyal mesafe içinde yaşadım. 
Her gün birbirimizi takip ettik, ateşler günlük ölçüldü.
Yememiz, içmemiz ve hatta tuvalet ihtiyacındaki anormallikleri bile virüs belirtileri kapsamında değerlendirdik. Gerildik, gerildik. 
İki haftalık süreçte bitti, fakat biz hala maskeliyiz. 
Maske bundan sonra salgın geçse bile yaşamımızın vazgeçilmesi olacak. Öyle eskisi gibi dar alanda paslaşmalar, oynaşmalar mümkün olmayacak. 
Sosyal mesafe korunacak. İnanın uzun süre daha çok maskeyle birlikte yaşamak zorunda kalacağız. 
Dolayısıyla uzmanların söylediği de ikinci bir parlama dönemi tedbirler gevşetilirse sonuçları daha acı olabilir.
Gevşetmemek için sokağa çıkarken ilk tedbir yine maske.

MASKE HİJYEN MALZEME VE KOŞULLARDA DEMİRCİ'DE Ü-RE-TİL-ME-Lİ
Anayasal hakkım olarak kişisel olarak fikrimi açıklama hürriyeti içinde maskenin kısıtlılığını da yaşayan, maskenin önemini yaşadıklarıyla daha iyi kavrayan biri olarak diyorum ki ; siz ne derseniz deyin Demirci'de maske üretilmek zorunda. 
Hijyen değil diyorsanız, hijyen haline getirin, hijyen malzemeyle, hijyen koşullarla, hijyen makinelerle, hijyen elemanlarla bunu öyle veya böyle üretin. 
Çünkü maske vazgeçilmezimiz haline geldi. 
Bu insanların maskeyi temin etmesi çok zor. Parasıyla almak mümkün değil. Hayat devam ediyor, sokağa çıkmayarak, yaş gruplarını kontrol altına tutarak tedbirlerin yanı sıra, maske mutlaka şart.
Virüs salgınında moral bozmak istemiyorum ama gerçekleri yazmak zorundayım.
Kütahya ilindeki vaka sayısını biz ilçe olarak geçtik. Hastanesi virüs salgını nedeniyle kapanan tek ilçeyiz. Hemde 100 yataklı bir hastane.
Devletin özel hastaneleri bile pandemi hastanesi ilan ettiği ve kullanmaya başladığı, havaalanlarına salgın için hastanelerin yapıldığı süreçte 40 bin nüfuslu bir ilçenin daha yeni hizmete başlamış pırıl pırıl hastanesi virüs yüzünden kapatıldı.
2 Mahalle ve merkezde 1 apartman için ilçe hıfzısıhha kurulu karantina kararı aldı. Kılavuzlar kahve sokağı karantinası 7 gün daha uzatıldı.
İlçede kovid-19 virüsünden ölümler yaşandı.
Bunlar yalan mı? Değil..Bir yurttaş olarak şu süreçte halkı bilinçlendirmek için ben de elimden geleni yaptım. Bunu okurlarımda, ilgililer de Allah'ta biliyor.
Demirci'de bu sürecin iyi yönetilip yönetilmediğini bu tablodan sonra bile sorgulamak hiç aklıma gelmemişti.
Ancak Demirci'de maske üretilmeyecek kesinliğini öğrendikten sonra sorguluyorum.
Maske bundan sonra bir yaşam biçimi olacak.
Bunu uzmanlar söylüyor, ilk tedbir kesinlikle maske.
Salgın ikinci bir darbe daha yaparsa alınan tedbirlere rağmen, Demirci'de bugüne kadar oluşan bu tablodan neyi düşünmeliyiz?
Öyleyse maske üretmemek niye? 
Salgın biter elimizde kalır gibi bir düşünce umarım değildir.
Bunun cevabını ister verin, ister vermeyin.
Umarım ben haklı çıkmam ve bu salgın süreci en kısa sürede, en az acılarla inşaallah sona erer.
Ya haklı çıkarsam?
Bunu da bir yere not alın emi.
Maskesiz balo işte o zaman başlayacak.
27 Nisan 2020
Mustafa Temiz

YORUM EKLE
YORUMLAR
Aydın
Aydın - 4 yıl Önce

Maske her ilde ilçede sorun. Büyükşehir dağıtmalı herkese. Tamamen her yazınızda muhaliflik var başka bişey değil.

SIRADAKİ HABER