Sürdürülebilir yaşam alanları artmalı, diyen uzmanlara rağmen başkan Selçuk bildiğini okuyor, Demirci'de kontrolsüz şehirleşme devam ediyor

Şehirlerin yaşam alanları ile ilgili bir dönüşüm var. Bir çok belediye vatandaşa nefes alanı açabilmek için yeni imar düzenlemeleri yanı sıra, çok sayıda yaşam alanı ve kamuya açık park, bahçe ve yeşil alanlar için büyük gayret gösteriyor.

Sürdürülebilir yaşam alanları artmalı, diyen uzmanlara rağmen başkan Selçuk bildiğini okuyor, Demirci'de kontrolsüz şehirleşme devam ediyor

Şehirlere değer katacak bu yeşil alanların açılması çalışmaları yapılırken, özellikle şehirlerin kent meydanı projeleri her yerde hayat buluyor. Manisa'nın Demirci ilçesinde ise 10 yıla yaklaşan bir süredir görevde bulunan AKP'li Belediye Başkanı Selami Selçuk yaptığı "beton projeler" ile  adeta ilçedeki yaşam alanlarını tüketiyor. Başkan Selçuk bu "beton projeler" kapsamında görevde kaldığı süre içinde Orman arazisine kaçak olarak yaptığı Kongre Merkezi inşaatı, Hazineye ait imar planında yol olarak gözüken alana yaptığı baraka tipi mimari estetiği bulunmayan bir balık pazarı ve ilçenin tek meydanı olan Cumhuriyet Meydanına ise Kent Meydanı yapacağım diyerek yola çıkıp yine deyim yerinde ise beton yığarak, halkın nefes alanını yok ederek, dükkan doldurdu. Demirci ilçesinde başkan Selçuk'un yaptığı bu projeler kanunsuz, hukuksuz ve yasadışı başlamasına rağmen, ortada verilmiş yargı kararları ve bilirkişi raporlarıyla sabit hukuksuz işler, görülmeyen ellerin marifeti ve iktidarın yargı üzerindeki müdahaleleri ile kağıt üstünde düzeltilmesine rağmen, ilçenin kentleşme ve estetik güzelliği yanı sıra, kamusal alan olarak yıllar önceki belediye yönetimlerinin kararlaştırdığı ve bugüne kadar kimsenin müdahale etmediği bu alanı da ticari alan yaparak, yine halkın nefes sahasını yok etmiş oldu. 

Yürüyen merdiven yaptığı Cumhuriyet Meydanına görsel olarak vatandaşların açık pazar yerine inip çıkmasını kolaşlaştıracak gibi gözüken işin arka yüzü de yine son alınan karar ile ortaya çıktı. Kent meydanı diye başlayan ve meydan ile halkın nefes alacağı bir yeri olmayan, yeşil alan olarak suni çim halının kullanıldığı bu beton yığılı yapının en alt katına ulusal bir alışveriş merkezi kiracı olarak yerleşti. Yıllarca süren mahkeme sürecinin ardından yukarıda belirttiğimiz sebeplerle bir şekilde kağıt üstünde şekile uydurulan bu yerlerin artık mülkiyet haklarını satmak için bir engel de kalmamış durumda. Yani halkın ve vatandaşın olan bu yerler belediye meclis üyelerinin kararı ile değiştirilen bu son kararla ticari alan olduğu için bu taşınmaz dükkan vb. yerleri Demirci Belediyesi satışa çıkarabilir.. Böylece hem kentsel düzenlemelere aykırı, hem de ilçede yaşayan halkın nefes alanı kalmamış olacak.

Demirci ilçesi Manisa ilçeleri içinde kent meydanı olmayan tek ilçe olarak da tarihe geçti. Ayrıca ilçe de CBÜ Demirci Eğitim Fakültesi bahçesine yapılan cami yapılırken, İmam Hatip Kampüsü yapılırken, Hükümet Konağı yapılırken ve özellikle öğrenci kenti Demirci ilçesinin en işlek caddesi olan Üniversite caddesi üzerindeki Orman İşletmesi binası yapılırken de mimari düzenleme gerekçesi ile bir çok çam ağacı kesilerek yeşil alanlar yok edildi.

İLGİLİ HABERİ GÖRMEK İÇİN TIKLA

İLGİLİ HABERİ GÖRMEK İÇİN TIKLA

İLGİLİ HABERİ GÖRMEK İÇİN TIKLA

İLGİLİ HABERİ GÖRMEK İÇİN TIKLA

İLGİLİ HABERİ OKUMAK İÇİN TIKLA

Cumhurbaşkanının önem verdiği "millet bahçeleri" kapsamında ülkenin dört bir yanında yapılan bu vatandaşların nefes alanı olacak proje Demirci'de bir türlü yapılamadı. Atıf Akın Caddesi üzerinde bulunan ve şehrin yerleşik düzeni içinde özel bir mülk kamulaştırılarak Alaca cami önü ve hemen arkasında bulunan eski şehir hamamının yıkılan alanıda  içine alacak bir yeşil alan yapılabilir düşüncelerine de kulak asılmadı. Yine Orman işletme binasının yapıldığı yer için de Demirci Belediyesi bu alanı yeşil alan yapmak için Orman işletmesine başka bir alan vermeyi akıl edemediği gibi, döneminde süresi içinde bu işinde kendilerine söylenmesine rağmen, duyarlı davranılmadığı iddiası var. Uzmanlar ne diyor. Uzmanların dedikleri ile Demirci Belediye Başkanı Selami Selçuk'un ilçenin kimyasını ve hatta ekolojik dengesini bile bozan icraatları birbirini tutmuyor. İşte uzman görüşü ;

Kente değer katma hedefiyle 2011 yılından bu yana güven, kalite ve insan odaklı yaşam alanları inşa eden Siltaş Yapı’nın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Özdemir,8 Kasım Dünya Şehircilik Günü kapsamında yaptığı açıklamada şehirlerin sürdürülebilirliğine dikkat çekti. Şehirlerin omurgasını oluşturan binaların değişen yaşam alışkanlıkları ile giderek artan güvenlik ihtiyaçlarına cevap vermesi gerektiğini söyleyen Özdemir, “Ülkemizin bir deprem bölgesi olduğu gerçeğini göz ardı etmeden kentsel dönüşüm projelerine ağırlık verirken, geniş yeşil alana sahip, fonksiyonel, konforlu, güvenli ve sürdürülebilir yaşam alanları inşa ederek kontrolsüz şehirleşmeye son vermeliyiz” dedi.

Geçmişten günümüze çok sayıda kültür ve medeniyete ev sahipliği yapan şehirler, gelişen teknoloji ve yaşam biçimleriyle büyük bir dönüşümden geçiyor. Bu dönüşümün bir sonucu olarak şehirlerin planlı ve sürdürülebilir bir büyüme gösterebilmesi için inşaat sektörüne büyük görev düşüyor. Şehirleri sürdürülebilir bir geleceğe taşımanın yolunun doğru yapılanmadan geçtiğini kaydeden Siltaş Yapı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Özdemir, 8 Kasım Dünya Şehircilik Günü kapsamında şu açıklamalarda bulundu:

“Sürdürülebilir bir gelecek için öncelikle şehir planlamasının bütüncül bir yaklaşımla ele alınması gerekiyor. Çünkü şehirlerimiz güvenle yükselen binalarla kimlik kazanıyor, büyüyor ve gelişiyor. Özellikle büyük şehirlerde yaşanan sorunların pek çoğu kontrolsüz şehirleşme sonucu ortaya çıkıyor. Dolayısıyla inşaat profesyonellerinin projelerini kapsamlı ve detaylı olarak geliştirmesi gerekiyor. Projelerin bulunduğu bölgenin mimari dokusuna uyum sağlaması, ihtiyaçlara cevap vermesi, çözüm odaklı yaklaşımlar sunması, çevreci bir anlayışla yükselmesi ve konut sahiplerinin yaşamını kolaylaştırırken bölge halkını da mutlu etmesi çok önemli. Yeşil alanı bol, enerji ve su verimliliği sağlayan, çevre dostu projeler şehirlerin sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşıyor. Tüm projelerimizi bu anlayışla inşa ederek sürdürülebilir şehirler tasarlayabiliriz.”

“Kentsel dönüşüm ihtiyaçtan öte bir zorunluluk”

Deprem gerçeğini göz ardı etmeden kentsel dönüşüm projeleriyle riskli ve güvensiz binaların ivedilikle yenilenmesi gerektiğini vurgulayan Murat Özdemir, “Deprem kuşağında yer alan ülkemiz için kentsel dönüşüm ihtiyaçtan öte bir zorunluluk. Deprem tehdidine karşı bu projelere ağırlık vermeliyiz. Bir yandan riskli ve güvenli binaları dönüştürürken diğer yandan da yeni projeleri Deprem Yönetmeliği’ne uygun olarak, kaliteli mühendislik hizmeti altında, ileri teknoloji malzemelerle tasarlayarak depreme karşı topyekûn önlem alabiliriz. Şehirlerimizi güvenli, yenilikçi ve sürdürülebilir binalarla geleceğe hazırlayabiliriz” şeklinde konuştu.

“Şehirlerimizin sürdürülebilirliğini destekliyoruz”

Siltaş Yapı olarak hayata geçirdikleri her projede bütünlükçü bir bakış açısıyla ilerlediklerini söyleyen Özdemir; “Projelerimizi tasarlarken her unsuru en ince ayrıntısına kadar planlayarak yaşam alanlarının dönüşümüne yönelik yeni konseptler geliştiriyoruz. Bir projeye başlamadan önce bölgeyi derinlemesine analiz ediyor; semtin mimari dokusuna, ihtiyaç ve taleplerine uygun olarak tasarım geliştiriyoruz. Projelerimizi en yeni deprem yönetmeliğine uygun olarak yüksek standartlarda ve ileri inşaat teknolojileri kullanarak inşa ediyoruz. Sektördeki tecrübemizle inşa ettiğimiz her projemiz ile şehirlerimizin sürdürülebilirliğini destekliyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.

Güncelleme Tarihi: 01 Kasım 2023, 16:08
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER