Ben geldim baba... / Mustafa Temiz Yazdı..

Aradan 40 yıl geçmiş...

Ben geldim baba... / Mustafa Temiz Yazdı..

Aradan 40 yıl geçmiş...

****
Çocukluktan ergenliğe geçmişsiniz, baba şefkatine sığınamamışsınız, baba kalkanı ile hiç tanışamamışsınız...
8 yaşın tüm masumiyeti içinde, o filmin koptuğu güne kadar yaşadıklarınız dışında bir şey yok hafızanızda.
Aradan geçen kırk yılda zihninizde sararmış, kıvrılmış, rengi solmuş, siyah beyaz fotoğraflar misali bölük pörçük hatırladıklarınız var sadece...

****
40 yıl boyunca etrafınızda yaratılan bir yalan atmosferinden soluk alıp verirken, size özel kurgulanmış, senaristlerinin sizi kıskaca aldığı, bir yalan dizisi içine ekstra yalanlar monte edilerek, bir kötü adam yaratılarak size bu rol model olarak anlatılmış...Ve bu kötü adam sizin babanız olmuş...

****
40 yılın ardından yakaladığınız bir çelişki, kırılma noktası olmuş ve peşine düştüğünüz, yıllardır size anlatılan o kötü adam, yani hep kötü anlatılan, kötü bildiğiniz o adam, babanız olmuş...

****
Belgeler, dönemin tanıkları, duyduklarınız, ulaştıklarınızdan edindiğiniz bilgiler ise tam tersi çıkmış. Etrafınızdaki genetik bağı olanların anlattıklarının hepsi meğer yalanmış... Meğer babanız, çocuklarına düşkün, kimseye zararı ziyanı olmayan, mütevazi yaşayan, iyi bir adammış...Bu sözleri bir iki kişi değil, çok kişi benzer cümlelerle size anlatsa, çıldırmaz mısınız? 

****
O da çıldırmış, o da 40 yıldır o yalandan beslenen nasırlaşmış, vicdanında kalan küçük bir aralıktan, bu tam tersi duyduğu cümlelerle o vicdanını kanatmış..
Yalanlar havada kalmış, çektiği vicdan azabı yüreğini delecek hale gelmiş.

****
Ama o masum.. O babasıyla ilgili kanmış, kandırılmış, geçen uzun yıllarda adeta bu yalanların üstünü kapatan bir örtü olmuş.
O yalanları düzenler, 40 yıl önce işledikleri cinayetle onun bedenini ortadan kaldırmışlardı, 40 yıl sonra anlıyorsunuz ki, onun hatırasını da silmek için 40 yıl boyunca dillerini fırça olarak, zihinlerini de şeytanla ortak kullanmışlar...

****
40 yıl sonra büyük bir çabayla doğduğunuz şehre gelip, öğrendikleriniz ve devletin resmi kayıtlarından okuduklarınız, dönemin şahitlerinden duyduklarınızla vicdanınız size " babanı bul" demiş...

****
Mezarını bulmak bile 2 gün sürmüş. 
Mezartaşı olmayan, isim konusunda üstünde en ufak bir emare bulunmayan, yıllardır hiç kimsenin yanına gelip dua etmediği bir mezar düşünün... 

****
"Mezarı bulduk" müjdesi geldiğinde haykırdım. 
Bu geçmişini arayan, etrafa, yaşama buğulu gözleriyle bakan kadının, gözlerinin içinin parladığını, ilk kez işte o an görmüştüm. 
Onunla birlikte günlerdir süren bekleyiş beni de germişti. Öylesine çok sevinmişti ki boynuma atıldı sarıldı.
 Gözlerinden bu kez sevinç gözyaşları akıyordu. Öz ağlarken yaş gözlerden gelir ya hani.. İşte öyle akıyordu, içini vicdanını arıtıyordu belki de...

****
Hazırlandık, mezara giderken bu önemli anda başını örtecek oyalı bir yemeniyi de süreci bizle birlikte takip eden Colombo teyzeden aldık.
Yol bitmek bilmiyordu, sabırsızlanıyordu, çok heyecanlıydı. Arabanın içinde bilmem kaç kez,  "daha yolumuz var mı" diye sorduğu yer sanırsınız bayram yeri, oysa gittiğimiz yer şehir mezarlığıydı..

****
Bayram günlerinde babalarıyla bayrama giden kızların heyecanının aynısıydı onun ki de.
Tek fark diğer kızlar babalarının ellerinden tutup bayrama giderdi, bizim kahramanımızın farkı ise o kırk yıldır yolunu izini bilmediği babasının mezarına gidiyor olmasıydı.

****
Ancak hayatın böyle bir kesiti de varmış demek ki, yaşama dair gözlemleri yazan çizen biri olarak, bu nadir yaşamsal kesit benim içinde bir ilkti ve hayatımda unutulmaz bir anı olarak kalacaktı. Ama  gördüğüm o da babasıyla bayrama giden sabırsız kız kadar heyecanlıydı.
Mezara vardığımız an, Colombo teyzenin verdiği oyalı yemeniyi başına örttü. Babasının mezarına çöktü. 
Onu uzaktan izliyordum.

****
Babasıyla ilk sıcak teması gözlerinden babasının mezarına düşen o yüreğinde kaynattığı sıcak gözyaşları sayesinde oldu. 
Elleriyle babasının pamuk tenini sever gibi toprağını seviyordu. İlk fatihasını okurken, hıçkırıklarının tüm vücudunu salladığını, bir yanardağın lavlarını kusarken oluşturduğu yer sarsıntısı gibi sallanmadan da sarsıldığımı hissettim.

****
Onunla kısa zamanda duygudaş olduk. Onu dinledim hep, mücadeleci, yılmayan yapısıyla kaldı aklımda.
O mezarın yapıldığını biliyorum mesela şimdi.
O mezarın taşı da var ve babasının ismi de yazılı üstelik.
O başlattığı hukuk mücadelesinde tek tek safhaları kazanarak devam ediyor.
Onun için o mezar bir sığınak, onun için o mezar geçen kırk yılın günah çıkarma mabedi, onun için o mezar soğuk mermerlere, nemli toprağına rağmen gittiğinde içini ısıtan bir ısıtıcı gibi...
Olsun..Buldu ya babasını, buluştu ya babasıyla.. Konuştu ya babasıyla, hesabı kestiler baba-kız birlikte...
Yıllara ve kötülere inat...

****
Babalar gününde biliyorum ki onlar beraberler...

Biraz duygu yüklü, yine gözler buğulu ve nemlidir biliyorum..

O içinde çocuk kalmış, büyümemiş kadın, gün boyunca yine babasını hatırlayarak onunla konuşacak, dertleşecek " babalar günün kutlu olsun baba" diyecek... 
Olsun be ! Onun da bunu diyecek bir babası var ya artık.. Biliyorum ki o ses evrende havada kalsa da yerine ulaşacak.. 

****
Düşünsenize geçen 40 yıllık yalan esaretinin ardından  onun da "Ben geldim baba" diyebileceği biri var artık.
Huzura erdiğini biliyorum, onun da artık onu hayata bağlayan bir bağı var. Hissediyorum ki, toprağın altında baba da huzurlu yatıyor artık.

****
Onun da artık 40 yıldır yok bildiği, kendisinin yeniden keşfederek bulduğu bir babası var.. 
Baba ocağı tütmese de, her geldiğinde artık mezarında da olsa bir baba kucağı var. 
Mezarına bakarak "Ben geldim baba" demek bile onun için bir yaşama sevinci bundan sonra..

****
Hayatın içinde nadir yaşanan bir insan kesitiydi yazdıklarım.
Babasını ve geçmişini arayan bir deli yürekli kadının hayat hikayesi...
O geçmişini arayan kadını hatırladınız değil mi sevgili okurlarım...
Daha önce de yazmıştım seri yazı dizisi olarak, okumamış olanlar için aşağıya linkleri bırakıyorum...
Toprağın üstünde ve altında olan tüm babaların günü kutlu olsun.
19 Haziran 2022
Mustafa Temiz

YAZI DİZİSİNİ OKUMAK İÇİN SIRASIYLA LİNKLERE TIKLAYINIZ

40 yıl sonra babaya ilk Fatiha. Demirci’de geçmişi çalınan bir kadının trajedisi

Demircili Geçmişini Arayan Kadın Haykırıyor "Beni niye kardeşlerimden ayırdılar?"

Demirci'de 40 yıllık karanlıktaki geçmişini arayan kadın haykırıyor" Kaybolan yıllarımın hesabını kim verecek?, ilahi adaletin zaman aşımı olmaz"

Güncelleme Tarihi: 19 Haziran 2022, 04:55
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER