"Kırk yıl düşünsem, bunun olacağı aklıma gelmezdi" diye tarif edilir ya , çok imkansız gibi görülen olayların, insanların başına gelmesini.
Benim durumum da aynen bu tarife uygun.
Ancak vallahi oldu. Başkan Selami Selçuk öyle bir sahte hamle yaptı ki, usta gazeteci Yavuz Donat ile beni bile karşı karşıya getirdi.
Usta gazeteci Yavuz Donat, Sabah Gazetesinde 23 Ekim 2020 günü köşesinde Demirci'de son süreçte gündemde tutulan Güneş Enerji Santrali ile ilgili bir yazı yayınlamış. Değerli üstad yazısında aynen şöyle demiş.
Bu bilgiler kendisine elbette Demirci Belediyesinden servis edildi, Donat'ın benim gibi Demirci Belediyesinden kendisine tamamen doğru bilgi ve belgeleri ulaştıran ve taşıyan köstebekleri ve leylekleri yok ki. Üstadım bu işte masum ama..
Elbette Yavuz Donat'ın benim yazdıklarımdan da haberi yok. Hatta benim yazdığım yazılarıma ve haberlerime Demirci Belediyesinden tek bir yalanlamanın yapılamadığından da haberi yok.
Usta kalem Donat'ın benim her yazdığım yazı ve yayınlanan haberimin ardından, belediyede köstebek avına çıkıldığından, köstebeği bulmak için seferberlik ilan edildiğiyle ilgili de tek bir duyumu ve bilgisi de yok ki.
Gel gelelim, Yavuz Donat gibi ülkenin yaşayan arşivi ve hatta siyasi tarihi ilmek ilmek işleyen şöhretli bir gazetecinin, doğru olmayan bilgileri iyiniyetle yazmasına rağmen, kamuoyunu yanlış yönlendirmesi ve sırtı yerden kalkmayan, kıspetinin arka bölümü yırtık ve açıkta kalan pehlivanı, baş pehlivan ilan etmesi yenilir, yutulur şeyler değil.
İş başa düştü, yazıp yine doğruyu milletin bilmesine sebep olmalıyız. Benim işim de bu. "Doğruları yazmak"
Yavuz Donat yazının son bölümünde "bu yatırım yapılırken belediyenin kasasından tek kuruş çıkmayacak, hani ne derler?..İş bilenin, kılıç kuşananın" diye de Başkan Selçuk'a aleni bir övgü düzmüş...
Bir kere Yavuz Donat'ın bu yazıyı tamamen iyiniyetle yazdığından en ufak bir şüphem yok. Bunu tekrar buraya yazıp not düşeyim.
Gel gelelim, kılavuzu karga olanın diye başlayan tarif gibi, kendisine doğru bilgiler servis edilmediği için, Donat usta, gazeteciler arasındaki deyimle bu yazdığıyla "patlatılmıştır"
RAHMİ TURAN'IN BAŞINA GELEN, YAVUZ DONAT'IN BAŞINA DA GETİRİLMİŞTİR
Sözcü yazarı Rahmi Turan'ın yakın zamanda başına gelen, "külliyeye giden CHP'li kim?" yazısındaki gibi, maalesef aynı benzeşen durum Yavuz Donat'ın da başına getirilmiştir.
Rahmi Turan yazının ardından gelen tepkiler karşısında zorunlu olarak kaynağını "bana bilgileri Talat Atila verdi, bende inandım ve yazdım" diyerek açıklamıştı ya hani, Donat usta da Demirci ilçesini yakından ilgilendiren bu konuda umarım, benim bu yazım ve kendisi hakkında ilçede oluşan tepkilere duyarsız kalmaz, o da tıpkı Rahmi Turan usta gibi kaynağını kamuoyuyla paylaşır.
Zira saygı çerçevesinde yazdıklarının yalan olduğunu değil de, doğru bilgiler değil diyerek buraya not düşüyorum.
Çünkü benim tavrımı bilenler ve yazımı okuyanlar, Donat gibi bir isimle beni çelişkiye düşüren yazılarımız nedeniyle eleştiriyorlar. Demirci halkı bu doğru olmayan ama Türkiye'nin en önemli gazetelerinden birinde Yavuz Donat imzasıyla yayınlanmış yazının gerçeğini bilirken, gözlerinin önünde cereyan eden herşeyi Donat'ın yazısıyla bambaşka şekilde okumaları yüzünden çok kızgınlar. Donat yazdı geçti ama, iş o kadar basit değil. Demirci halkı da bende biliyoruz ki, bu yazıyı yayınlayan Donat, nelere sebep olduğunu da şu an bilmiyor.
Donat'ın gazeteciliğine, şöhretine güvenerek bu yazıyı okuyup inanmış olacak insanların vebali ne olacak.
Bize yine arkayı toplamak kaldı. Bu yazıyı bir şekilde kendisine ulaştırarak, haberdar olmasını da sağlayacağım.
1- Yavuz Donat yazısının bu son bölümündeki yazdıklarıyla kamuoyuna yanlış bilgi vermiştir.
2- Yavuz Donat'ın ayın 23 'ünde yazdığı bu yazı, benim de aynı konuda yani ondan önce ayın 19'unda yazdığım aynı konudaki yazıyı adeta tekzip eder niteliktedir. Oysa ki Yavuz Donat'ın yazdıkları değil, benim yazdıklarım doğrudur.
3- Yavuz Donat iyi niyetle yazdığı bu yazıyla aslında, kendisine bu bilgiyi servis edenlerin kötü niyetiyle oyuncak olmuştur. Çünkü Demirci Belediyesi benim ayın 19'unda yazdığım yazıma yalanlama yapamadığı, tekzip edemediği için, bu yazının da altında kalmamak için Yavuz Donat'ın iyi niyetini de suistimal etme pahasına, kendisine yalan bilgileri servis edip yayınlattırarak onun şöhretini kullanmıştır.
4-Demirci Belediyesi Güneş Enerji Santralı ile ilgili haberde ilgili firma ile sözleşme imzalandığını bol fotoğraflı olarak verse de, firmanın adını açıklamamıştır. İhalenin Eylül ayında yapıldığı açıklanmış, 3 milyon TL bedel ise başkan Selçuk'un ifadesiymiş gibi yayınlanmıştır.
GERÇEKTE OLAN ŞUDUR
1 Ekim 2020 günü toplanacak meclisin meclis üyelerine gönderilen gündem maddesi içinde yer almayan Güneş Enerji Santrali konusu toplantı anında, bu toplantının meclise gelen önergeler bölümünde ifade edilmiştir. Ellerine tebliğ edilen gündem maddeleri içinde yer almayan bu Güneş Enerjisi Santrali kurulması konusundan meclis üyeleri de o an haberdar olmuştur. Başkan Selçuk 1 Ekim 2020 günü gündem maddelerinin içinde olmayan ve bir önergeyle getirdiği bu Güneş Enerji Santrali konusunu meclis üyelerine de " bu proje 2017 yılından beri önümüzdeydi, devlet bizden enerji almıyordu, şu an alabilir duruma geldi, bizde santrali kurup ürettiğimiz enerjinin bir kısmını devlete satacağız, Demirci Belediye hizmet binalarında tüketilen yaklaşık aylık 75 bin lira olan elektrik giderinden de kurum olarak tasarruf yapmış olacağız, 5 yılda bu santral kendini amorti edecektir" diye açıklama yaptıktan sonra meclis üyelerinden 3 Milyon TL borçlanma yetkisi istemiştir. Meclis üyeleri de lehte oy verip, bu borçlanma yetkisini vermiştir.
ÇELİŞKİLER BURADA BAŞLIYOR
Demirci Belediyesinin internet sitesinde yayınlanan haberde ihalenin Eylül ayında yapıldığı belirtilmiştir.
Eğer bu ihale haberde belirtildiği üzere Eylül ayında yapıldı ise, borçlanma yetkisi niye Ekim ayındaki mecliste alınmıştır.
Olmayan para ve meclis onaylı olmayan borçlanma yetkisiyle ile ihale nasıl yapılmıştır?
Pazarlık usulü yapıldığı leylek haber ajansı bilgisiyle bize ulaşmıştır. Doğru bilgi budur, 3 milyon TL olarak açıklanan bu ihalenin 2.8 milyon küsura bittiği de net ve doğru bilgidir.
Bir başka aldığım duyum iddia da şudur, ortalık bu dev enerji proje haberleriyle Demirci'de yapay depremle sallanırken, kullanılacak kredi onayının bile henüz banka tarafından verilmediği bile söz konusudur.
Oysa aşağıya linkini bıraktığım haberde her şey açık seçik yazılıdır. İhalenin Eylül ayında yapıldığı Demirci Belediyesinin sitesindeki haberde yazılıdır, Başkan Selçuk'un ifadesiyle de ihalenin 3 milyon TL bedelli olduğu yazılır. Benim yazımda da açıklanmayan firmanın adı ve ihalenin bedeli net olarak yazılmıştır, ihale şeklinin tartışmaya açık olduğu da yazılıdır. Rekabetin ortadan kalktığı ihalelerde kaybı olan Demirci Belediyesi olmuştur. Zira açık ihale yöntemiyle ilan edilse kimin ihaleye katılacağını siz belirleyemezsiniz, ilanı gören alır evraklarını gelir ihaleye girer ama pazarlık usulü ihale yaparsanız, kimin ihaleye geleceğini siz belirlersiniz, çünkü siz kime haber verirseniz o ihaleye gelecektir. İhaleyi açık ilan yapıp, ihalede rekabeti sağlamazsanız, böyle bir yöntemle hep müteahhit kazanmış olacaktır. Birde yapılacak işin miktarı bakımından pazarlık usulü yapılabilecek alımlardaki yetki ve para miktarının parçalanarak ödenmesi veya bu parçalanmış miktarların ara angüman yaptırılacak işlerde kimlere kanalize edileceği de şüphe, çelişki ve tartışılır bir durum ortaya çıkarmaktadır. Kısaca pazarlık usulü yapılan bu ihale böyle bir rakam söz konusu iken, yasal mıdır, değil midir? Bu işin içinde bir çarpan-oğlu var mıdır? Yok mudur? Bu sorular cevap beklemektedir. Bu soruları vatandaşa anlatmayarak veya ilçede oluşturduğunuz ve estirilen yalan rüzgarını usta ve şöhretli bir gazeteciye yanlış bilgileri servis ederek SABAH gazetesinde yayınlatmakla bu işlerin içinden çıkamazsınız.
YAVUZ DONAT İLE BENİ KARŞI KARŞI GETİREN YAZIMI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
YAVUZ DONAT USTAYA ÖZEL MESAJIM
Siz iyiniyetle bunu yazdınız eyvallah! Gel gelelim " Belediyenin kasasından tek kuruş çıkmayacak, at binenin kılıç kuşananın gibi sözleriniz de bilgiler size yanlış verildiğinden Demirci'de yaşananlarla çelişmektedir.
Belediye bu projeyi olmayan parasıyla yani banka kredisi alarak borçlanarak yapacaktır, ikincisi orta da ne at, ne de kılıç vardır. At kaçmış, kılıç yere düşmüştür.
Attan düşen ve atı kaçıran, kılıcı da kayaya vurduğu için elinden düşüren başkan ile ilgili çıkan haberlerin linkini de aşağıya bırakıyorum. Kendisinin büyüsü İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kendisi hakkında görevini kötüye kullandığı ve orman arazisine kaçak kongre merkezi, hazine arazisine kaçak balık pazarı yaptığından ve soruşturmaların ardından suçlu görüldüğü için imzaladığı soruşturma izni verilmesi ile bozulmuştur.
Siz ayın 23'ün de bu yazıyı yayınladığınız günden bir gün önce 22'sinde Demirci'de yine Selami Selçuk başkanın gayri yasal işleri için bakan adına Mülkiye müfettişine ifade verdiğini, benim de yaptığı haberi ihbar kabul edilen gazeteci olarak ifade verdiğimi elbette bilmiyorsunuz. Hali hazır da başka dosyalar ve hatta başka soruşturma izinleri de sıradadır.
Dolayısıyla sizin yazınızdaki at, kaçak kesime, kılıç da hurdacıya gitmiştir, bilginiz olsun.
Yalan rüzgarı estirilen Demirci'de, sizin gibi değerli bir gazeteci de verilen yanlış bilgilerle maalesef kuru bir yaprak misali o rüzgarda savrulmuştur. Lütfen benim ve Demircililerin hakkını iade ediniz. Bu gerçekler ışığında sizden bunu istemem, doğru değil mi? Ortaya koyduğum bilgiler ve belgeler sizce yalan mı ? Bu güne kadar hiç kimse "yalan" diyemedi, rahat ol usta.
Kalın sağlıcakla..
25 Ekim 2020
Mustafa Temiz
BAKIN ÇIKAN HABERLERDE BAŞKAN SELAMİ SELÇUK'LA İLGİLİ NELER YAZILMIŞ, BUNLAR PEHLİVAN TEFRİKASI DEĞİL, YAŞANMIŞ, HERKESİN BİLDİĞİ, YALANLANMAYAN, SUÇ TEŞKİL ETTİĞİ SABİT, YARGIYA TAŞINMIŞ, TEKZİP EDİLEMEYEN, SIFIR HATALI DOĞRU HABERLERDİR
https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/babam-sag-olsun-1513909
https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/ormani-katletti-ufak-bir-dikkatsizlik-dedi-5642272/
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/akpli-baskana-sorusturma-268975h.htm
https://www.manisasonhaber.com/ilahi-adalette-zaman-asimi-yoktur-makale,406.html
Başkanın şehir için yaptığı hiç bir yatırım yok ve yaptım dedikleride hep yalan ve asılsız hikâyelerdir ve şehir halkıda akp li başkan olsunda varsın yalan olsun diye alkış tutuyor sanırım. Herkes hak ettiği gibi yönetilir sözü burada kendini gösteriyor. Saygılar.